YUHANNA
İNCİLİ
Öncesiz Söz
BÖLÜM 1
1 Başlangıçta[Olanlar olmadan önce] Söz[Kelam, Logos] vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz
Tanrı’ydı.
2 O’ydu başlangıçta Tanrı’yla birlikte olan.
3 Kurulu düzen[Her şey] O’nun aracılığıyla oluştu ve oluşanlardan bir
teki O’nsuz olmadı.
4 Yaşam O’ndaydı ve yaşam insanların
Işığı’ydı.*[Işık: İsa (bkz. Yeşaya
9:2)]
5 Ve Işık karanlıkta aydınlık verir;
karanlık ise onu alt etmedi.
Dünya O’nu
Bilmedi
6 Tanrı’dan gönderilmiş bir adam ortaya
çıktı, adı Yahya idi.
7 O tanıklık etmeye geldi. Işık için
tanıklık etsin ve herkes onun aracılığıyla imana kavuşsun diye geldi.
8 Kendisi o Işık değildi, sadece Işık için
tanıklık etmeye geldi.
9 Söz gerçek Işık’tı; tüm insanları
aydınlığa kavuşturmak için dünyaya gelen Işık.
10 O dünyadaydı. Dünya O’nun aracılığıyla
oluştu, ama dünya O’nu bilmedi.
11 Kendi ülkesine geldiyse de kendi toplumu
O’nu kabul etmedi.
O’nu Kabul
Edenlerin Yetkisi
12 Kendisini kabul edenlere -O’nun adına iman
edenlere- gelince onlara Tanrı’nın çocukları olma yetkisi verdi.
13 Bunlar doğal kan ilişkisinden, bedenin
isteğinden ya da insan isteğinden doğmadı; bambaşka yöntemde Tanrı’dan
doğdular.
14 Söz beden oldu, kayra ve gerçekle dolu
olarak aramızda yaşadı.* O’nun yüceliğini Baba’dan gelen biricik Oğul’un
yüceliği niteliğinde gördük.
15 Yahya O’nun için tanıklık etti ve bağırarak
açıkladı: “Sizlere, ‘Benden sonra gelen benden üstündür; çünkü O benden önce
vardı’ dediğim işte budur.
16 Hepimiz O’nun sınırsız doluluğundan kayra
ardına kayra aldık.
17 Çünkü ruhsal yasa[Eski Antlaşma’da Musa peygamber aracılığıyla iletilen şeriat
(ruhsal yasa), Musa’nın beş yazısından oluşur: (Tevrat, Pentatefk).] Musa
aracılığıyla verildi. İsa Mesih aracılığıyla ise, kayra ve gerçek geldi.
18 Hiçbir vakit hiç kimse Tanrı’yı görmedi.
Baba’nın bağrında olan Tanrı, -biricik Oğul[Tanrı]- O bildirdi O’nu.”
MESİH’E ÖZGÜ GÜCÜN
AÇIKLANIŞI
Yahya’dan
Gelen İlk Tanıklık: O Aranızda Duruyor
19 Yahudi yetkililer “Sen kimsin?” diye
sormaları için, Yeruşalim’den Yahya’ya rahiplerle Levililer’i gönderdi. Bunun
üzerine Yahya tanıklıkta bulundu.
20 Hiçbir şeyi örtbas etmeden açık açık
konuştu. “Ben Mesih değilim” yolundaki bildirisi çok açıktı.
21 “Öyleyse kimsin? İlyas mısın sen?” diye
sordular. Yahya, “Değilim” dedi. “Sen o peygamber misin?” sorusuna da, “Hayır”
diye karşılık verdi.
22 Bu kez, “Öyleyse kim olduğunu söyle de bizi
gönderenlere yanıt verelim” dediler. “Sen kendin için ne diyorsun?”
23 Yahya, Yeşaya peygamberin bildirisini
aktararak onları yanıtladı: “Ben «Rab’bin yolunu düzleyin» diye Çölden yükselen
bir sesim.”[Yeşaya 40:3]
24 Gönderilenler Ferisiler’dendi .
25 Ona başka bir soru yöneltip, “Öyleyse”
dediler, “Sen ne Mesih, ne İlyas, ne de o peygambersen, nasıl oluyor da vaftiz
ediyorsun?”*
26 Yahya, “Ben su ile vaftiz ediyorum” diye
yanıtladı, “Ama tanımadığınız o kişi aranızda duruyor.
27 O benden sonra gelendir. Ben O’nun çarığının
bağlarını bile çözmeye yaraşır biri değilim.”
28 Tüm bunlar Ürdün’ün ötesinde, Beytanya’da
Yahya’nın vaftiz ettiği yerde oldu.
Yahya’dan
Gelen İkinci Tanıklık: İşte Tanrı Kuzusu
29 Yahya ertesi gün İsa’nın kendisine doğru
geldiğini görerek, “İşte dünyanın günahını kaldıran Tanrı Kuzusu!” dedi.
30 “Kendisi için, ‘Benden sonra benden üstün
bir adam geliyor; çünkü O benden önce vardı’ diye bildirdiğim birey budur.
31 Bu kişinin kimliğini bilmiyordum. Ama O
İsrail’e açıklansın diye ben suyla vaftiz ederek geldim.”
32 Yahya tanıklığını şu sözlerle sürdürdü:
“Ruh’un gökten güvercin gibi inerek O’nun üzerinde durduğunu gördüm.
33 Bu kişinin kimliğini bilmiyordum. Ama suyla
vaftiz etmek için beni gönderenin kendisi, ‘Ruh’un kimin üzerine inip durduğunu
görürsen Kutsal Ruh’la vaftiz eden O’dur’ dedi.
34 Ben de görüp Tanrı’nın Oğlu budur diye tanıklık
ettim.”
İsa’nın İlk
Öğrencileri
35 Ertesi gün Yahya yine öğrencilerinden
ikisiyle birlikte duruyordu.
36 İsa’nın gezindiğini görünce, “İşte Tanrı
Kuzusu!” dedi.
37 İki öğrenci O’nun dediğini duyarak İsa’nın
ardı sıra gitti.
38 İsa dönüp kendisini izlediklerini görünce,
“Ne istiyorsunuz?” diye sordu. Onlar da, “Rabbi! (Anlamı Öğretmen’dir) Nerede
oturuyorsun?” dedi.
39 İsa, “Gelin de görün” deyince, gidip nerede
oturduğunu gördüler ve o gün O’nun yanında kaldılar. Saat öğleden sonra dört
sularıydı.
40 Yahya’nın dediğini duyup İsa’nın ardı sıra
giden iki kişiden biri Simon Petros’un kardeşi Andreas idi.
41 Andreas hemen kardeşi Simon’u bulup ona,
“Biz Mesih’i (Anlamı Hristos’tur) bulduk” dedi.
42 Onu İsa’ya getirdi. İsa ona bakarak, “Sen
Yuhanna oğlu Simon’sun” dedi. “Kifas (Petros diye çevrilir) adıyla
çağrılacaksın.”
İsa’nın
İkinci Grup Öğrencileri
43 Ertesi gün İsa, Galile’ye gitmeye karar
verdi. Filippos’u bulup, “Ardım sıra gel” dedi.
44 Filippos, Andreas’la Petros’un kenti
Beytsayda’dandı.
45 Filippos Natanael’i bulup, “Musa’nın ruhsal
yasada bildirdiği ve peygamberlerin haber verdiği Yusuf oğlu* Nasıralı İsa’yı
bulduk” dedi.
46 Natanael ona, “Nasıra’dan iyi bir şey
çıkabilir mi?” diye sordu. Filippos, “Gel de gör!” diye yanıtladı.
47 İsa, Natanael’in kendisine doğru geldiğini
görünce onun için, “İşte içinde düzenbazlık bulunmayan gerçek bir İsrailli”
dedi.
48 Natanael, “Beni nereden tanıyorsun?” diye
sordu. İsa, “Filippos çağırmadan önce seni incir ağacının altında gördüm” dedi.
49 Natanael, “Rabbi” dedi. “Sen Tanrı’nın
Oğlu’sun, İsrail’in Kralı’sın.”
50 İsa yanıtladı: “Seni incir ağacının altında
gördüm dediğim için mi inanıyorsun? Bunlardan daha üstününü göreceksin.”
51 Ve ekledi: “Size önemle belirtirim ki, göğün
açıldığını ve Tanrı’nın meleklerini İnsanoğlu üzerine yükselmekte ve inmekte
göreceksiniz.”
İlk Belirti[mucize]
BÖLÜM 2
1 Üçüncü gün Galile’nin Kana kentinde bir
düğün vardı. İsa’nın annesi de oradaydı.
2 İsa da öğrencileriyle birlikte düğüne
çağrılmıştı.
3 Şarap tükenince İsa’nın annesi O’na,
“Şarapları kalmadı” dedi.
4 İsa, “Buna karışmamalısın, anne![Ey kadın!]” diye yanıtladı.
“Vaktim daha gelmedi.”
5 Annesi hizmet edenlere, “Size ne derse
yapın” dedi.
6 Orada Yahudiler’in töresel paklanma
gelenekleri için kullanılan taştan yapılmış altı su küpü duruyordu. Her biri
yaklaşık yetmiş ile yüz litre su alırdı.
7 İsa hizmet edenlere, “Küpleri suyla
doldurun” dedi. Küpleri ağzına dek doldurdular.
8 İsa, “Şimdi birazını alıp tören başkanına
götürün” dedi. Onlar da götürdü.
9 Tören başkanı şarap olmuş suyu tattığında
bunun nereden geldiğini kestiremedi. Oysa suyu getiren ev uşakları olanı biteni
biliyordu. Tören başkanı güveyi çağırıp,
10 “Başkaları önce en iyi şarabı sunar” dedi.
“Ancak çağrılılar bol bol içtikten sonra sıradan şarabı çıkarır. Ama sen en iyi
şarabı şu ana dek sakladın.”
11 İsa bu ilk belirtiyi*[mucize] Galile’nin Kana kentinde gösterdi ve yüceliğini
açıkladı. Öğrencileri O’na iman etti.
12 Bundan sonra İsa, annesi, kardeşleri ve
öğrencileri Kafernahum’a inerek orada birkaç gün kaldılar.
İsa
Tapınağı Arıtıyor
13 Yahudiler’in Passah kutlayışı yakındı. İsa,
Yeruşalim’e çıktı.
14 Tapınakta sığır, koyun, güvercin
satıcılarıyla para değiştirenleri kurulup oturmuş buldu.
15 İplerden bir kamçı yapıp tümünü -koyunları,
sığırları da- tapınaktan dışarıya attı. Para değiştirenlerin paralarını çevreye
saçıp masalarını devirdi.
16 Güvercin satıcılarına, “Bunları buradan
kaldırın” dedi. “Babam’ın Evi’ni[Tanrı’nın
tapınağı] pazar yerine dönüştürmeyin.”
17 Öğrencileri Kutsal Kitap’ta O’na ilişkin şu
sözü anımsadılar: “Evin için gösterdiğim çaba beni yiyip tüketecek.”
18 Bunun üzerine Yahudi yetkililer O’na,
“Yaptığın bu işlerin doğruluğuna ilişkin ne belirti göstereceksin bize?” diye
sordular.
19 İsa şu yanıtı verdi: “Bu tapınağı yıkın. Üç
gün içinde onu yeniden yükselteceğim.”
20 Bunun üzerine Yahudiler, “Bu tapınağı kurmak
kırk altı yıl sürdü” dediler. “Üç gün içinde mi onu yükselteceksin?”
21 Oysa İsa bedeninin tapınağından* söz
ediyordu.[İsa'nın bedeni: içinde
Tanrı Ruhu’nun barındığı tapınak]
22 Öyle ki, ölümden dirildiğinde öğrencileri
İsa’nın bundan söz ettiğini anımsayarak Kutsal Yazı’ya ve İsa’nın söylemiş
olduğu söze iman etti.
İsa’nın
İnsana İlişkin Bilgisi
23 Passah kutlayışında İsa Yeruşalim’deyken
birçokları gösterdiği belirtileri görerek O’nun adına iman etti.
24 Ama İsa kendisini onların isteklerine
kaptırmadı. Çünkü hepsini tanıyordu.
25 İnsana ilişkin kimsenin tanıklığına
gereksinimi yoktu. Çünkü insan yüreğinden geçenleri biliyordu.
İnsan
Yeniden Nasıl Doğabilir?
BÖLÜM 3
1 Ferisiler arasında Nikodimos adında bir
adam vardı. Yahudiler’in önderlerindendi.
2 Bu adam gece İsa’nın yanına gelip, “Rabbi”
dedi. “Senin Tanrı’dan gelen bir öğretmen olduğunu biliyoruz. Çünkü Tanrı
kendisiyle olmadıkça kimse senin yaptığın bu belirtileri yapamaz.”
3 İsa, “Sana önemle belirtirim ki” dedi,
“İnsan yeniden doğmadıkça[Yüceden
doğmadıkça] Tanrı’nın hükümranlığını göremez.”
4 Nikodimos sordu: “Yetişkin bir adam nasıl
doğabilir? Anasının rahmine girip ikinci kez doğacak değil ya!”
5 İsa yanıtladı: “Sana önemle belirtirim ki,
insan sudan ve Ruh’tan doğmadıkça Tanrı’nın hükümranlığına giremez.
6 Bedenden doğan bedendir, Ruh’tan doğan
ruhtur.
7 “Sana yeniden doğmalısınız dediğime şaşma.
8 Rüzgâr dilediği yerde eser. Onun sesini
işitirsin, ama nereden gelip nereye gittiğini bilmezsin. Ruh’tan doğan herkes
böyledir.”
9 Nikodimos, “Bu nasıl olur?” diye sordu.
10 İsa, “Sen İsrail’in öğreticisiyken bunları
bilmiyor musun?” diye yanıtladı.
11 “Sana önemle belirtiyorum: Bildiğimizi
söylüyor, gördüğümüze tanıklık ediyoruz ama tanıklığımızı kabul etmiyorsunuz.
12 Size bu dünyaya ilişkin olanları
anlattığımda inanmazsanız, göklere ilişkin olanları anlattığımda nasıl
inanırsınız?
13 “Gökten inmiş olan İnsanoğlu’ndan başka hiç
kimse göğe çıkmış değildir.
14 Tıpkı Musa’nın çölde yılanı yükselttiği gibi
İnsanoğlu’nun da yükselmesi gerekir.
15 Öyle ki, O’na iman eden herkesin sonsuz
yaşamı olsun.
16 Çünkü Tanrı dünyayı o denli sevdi ki,
biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, her kim O’na iman ederse mahvolmasın, sonsuz
yaşama kavuşsun.
17 “Çünkü Tanrı, Oğlu’nu dünyayı yargılamak
amacıyla göndermedi. Dünya O’nun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi.[Mezmur 69:9]
18 O’na iman eden yargılanmaz; iman etmeyense
nasıl olsa yargılanmıştır. Çünkü Tanrı’nın biricik Oğlu’nun adına iman etmemiştir.
19 Yargı şudur: Dünyaya Işık geldi, ama
insanlar karanlığı Işık’tan daha çok sevdi. Çünkü onların işleri kötüdür.
20 Çünkü kötülük yapan herkes Işığa kin besler
ve yaptıkları ortaya çıkmasın diye Işığa yaklaşmaz.
21 Gerçeği uygulayan ise, yaptıklarının Tanrı
bağlılığında yapıldığını göstermek için Işığa gelir.”
Yahya’nın
Üçüncü Tanıklığı: Yukarıdan Gelen Herkesten Üstündür
22 Bundan sonra İsa’yla öğrencileri Yahudiye
yöresine gittiler. Orada İsa onlarla kalıyor ve vaftiz ediyordu.
23 Yahya da Salim yakınında Aynun’da vaftiz
ediyordu. Çünkü orada bol su vardı. Birçokları gelip vaftiz ediliyordu.
24 Yahya daha cezaevine atılmamıştı.
25 Yahya’nın öğrencileriyle bir Yahudi arasında
dinsel paklanma töresi konusunda bir tartışma çıktı.
26 Yahya’ya varıp, “Rabbi” dediler. “Bak,
Ürdün’ün karşı yakasında seninle birlikte olan, kendisine ilişkin tanıklık
ettiğin kişi vaftiz ediyor ve herkes O’na gidiyor.”
27 Yahya, “Eğer kendisine gökten verilmezse hiç
kimse kendiliğinden bir şey alamaz” diye yanıtladı.
28 “‘Ben Mesih değilim, ama O’nun öncüsü olarak
gönderildim’ dediğime siz kendiniz tanıksınız.
29 Gelinle kim evleniyorsa güvey O’dur. Ama
güveyin ayakta durup dinleyen arkadaşı O’nun sesini duyunca çok sevinir.
Böylece benim bu sevincim tümlendi.
30 O’na yükselmek, banaysa geride kalmak
yaraşır.
31 “Yüceden gelen herkesten üstündür.
Yeryüzünden olan yerseldir ve yer açısından konuşur. Gökten gelen, herkesten
üstündür.
32 Ne görmüş ve duymuşsa buna tanıklık eder,
ama tanıklığını kimse kabul etmez.
33 O’nun tanıklığını kabul eden, Tanrı’nın
gerçek olduğuna mühür basmıştır.
34 Tanrı’nın gönderdiği kişi Tanrı’nın
sözlerini konuşur. Çünkü Tanrı Ruh’u sınırlı kapsamda vermez.
35 “Baba Oğul’u sever. Her şeyi O’nun eline
vermiştir.
36 Oğul’a iman edenin sonsuz yaşamı vardır.
Oğul’u dinlemeyene gelince yaşam yüzü görmez. Tam tersine, Tanrı’nın öfkesi
onun üzerinde kalır.”
Sonsuz
Yaşam Suyu
BÖLÜM 4
1 İsa’nın Yahya’dan daha çok öğrenci
topladığını ve vaftiz ettiğini Ferisiler duymuştu. Rab bunu biliyordu.
2 Oysa İsa’nın kendisi değil, sadece
öğrencileri vaftiz ediyordu.
3 İsa Yahudiye’den ayrılıp yeniden Galile’ye
gitti.
4 Yolculuk ederken Samiriye’den geçmesi
gerekiyordu.
5 Samiriye’nin Sihar denilen kasabasına
geldi. Burası Yakup’un oğlu Yusuf’a verdiği toprağa yakındı.
6 Yakup’un kuyusu bu yerdeydi. Yolculuktan
yorgun düşen İsa kuyunun başına oturdu. Vakit öğleyin on iki sularıydı.
7 Samiriyeli bir kadın su çekmeye geldi. İsa
ona, “Bana da ver içeyim” dedi.
8 Öğrencileri kasabaya yiyecek almaya
gitmişti.
9 Samiriyeli kadın, “Sen Yahudi’sin bense
Samiriyeli bir kadınım” dedi. “Nasıl olur da benden içecek su istersin?” Çünkü
Yahudiler’in Samiriyeliler’le hiç ilişkileri yoktur.
10 İsa, “Eğer Tanrı’nın armağanını ve sana,
‘Bana su ver, içeyim’ diyenin kim olduğunu bilseydin” dedi, “Sen O’ndan
isteyecektin; O da sana yaşam suyunu verecekti.”
11 Kadın, “Efendi” dedi. “Su çekecek bir kovan
yok, kuyu da derin. Nereden sahip oluyorsun sen yaşam suyuna?
12 Bu kuyuyu bize veren atamız Yakup’tur.
Kendisi de, oğulları da, davarları da buradan içmiştir. Yoksa sen ondan da
üstün biri misin? ”
13 İsa yanıtladı: “Bu sudan içen herkes yeniden
susayacak.
14 Oysa benim vereceğim sudan her kim içerse
sonsuza dek susamayacaktır. Vereceğim su sonsuz yaşam sağlamak için onun iç
varlığında kaynaklanan bir pınar olacaktır.”
15 Kadın, “Efendi” dedi. “Bu suyu bana ver. Ne
susayayım, ne de su çekmek için buraya dek geleyim.”
16 İsa, “Git, kocanı çağır, sonra buraya dön”
dedi.
17 Kadın, “Kocam yok” diye yanıtlayınca İsa
ona, “Kocam yok demekle doğru söyledin” dedi.
18 “Çünkü beş kocaya vardın ve şu anda birlikte
yaşadığın kişi kocan değil. Bu konuda doğru konuştun.”
19 Kadın, “Efendi” dedi. “Görüyorum ki sen bir
peygambersin.
20 Bizim atalarımız[Samiriyeliler] şu dağda tapındı, ama sizler tapınılması
gereken yer Yeruşalim’dedir dersiniz.”
21 İsa, “Bana inan ey kadın” dedi. “Vakit
geliyor. O zaman Baba’ya ne bu dağda, ne de Yeruşalim’de tapınacaksınız.
22 Siz bilmediğinize tapınıyorsunuz; bizse
bildiğimize tapınıyoruz. Çünkü kurtuluş Yahudiler’den gelir.
23 Ama gerçek tapınıcıların Baba’ya ruhta ve
gerçekte tapınacakları vakit geliyor ve işte o vakit şimdidir. Çünkü Baba
kendisine böyle tapınanları arıyor.
24 Tanrı Ruh’tur[Tanrı’yı en gerçekçi açıklayış] ve O’na tapınanların
ruhta ve gerçekte tapınması gerektir.”
25 Kadın, “Biliyorum ki, Hristos denilen Mesih
gelecektir” dedi. “O gelince bize her şeyi bildirecek.”
26 İsa, “Seninle konuşan ben, O Kişi’yim ”
dedi.
27 Bu sırada İsa’nın öğrencileri geldi. O’nun
bir kadınla konuşmasına şaştılar. Buna karşın hiçbiri kadına, “Sen ne
arıyorsun?” ya da İsa’ya, “Niçin bu kadınla konuşuyorsun?” diye sormadı.
28 Kadın su testisini bıraktı, kasabaya gidip
halka,
29 “Gelin, tüm yaptıklarımı bana söyleyen adamı
görün” dedi. “Acaba Mesih bu mu?”
30 Halk kasabadan çıkmış, İsa’ya geliyordu.
31 Bu arada öğrencileri O’na, “Rabbi, bir şey
ye” diyordu.
32 Ama İsa, “Sizin bilmediğiniz bir yiyeceğim
var” dedi.
33 Öğrenciler birbirlerine, “Acaba biri O’na
yiyecek mi getirdi?” diye sordular.
34 İsa, “Benim yiyeceğim, beni gönderenin
isteğini yapmak ve O’nun işini sonuçlandırmaktır” dedi.
35 “Sizler ürünün biçilmesine daha dört ay var
demiyor musunuz? Ben de size diyorum ki, gözlerinizi kaldırın da ürünü
biçilmeye hazır, ağarmış tarlalara bakın.
36 “Eken de, biçen de hep birlikte sevinsin diye,
biçen karşılığını alıyor, sonsuz yaşam için ürün topluyor.
37 Çünkü burada, ‘Biri eker, öbürü biçer’ sözü
doğrudur.
38 Sizi emek vermediğiniz ekini biçmeye
gönderdim. Başkaları emek verdi, sizse onların emeğine kondunuz.”
Samiriye
Halkı İsa’ya İman Ediyor
39 “Tüm yaptıklarımı bana söyledi” diye
tanıklık eden kadının sözü üzerine, o kasabadaki Samiriyeliler’in birçoğu
İsa’ya iman etti.
40 O’na geldiklerinde de yanlarında kalması
için Samiriyeliler kendisinden dilekte bulundu. O da iki gün orada kaldı.
41 İsa’nın sözü üzerine daha birçok kişi iman
etti.
42 Kadına da, “Bundan böyle iman etmemiz senin
söylemen nedeniyle değildir” dediler. “Biz kendimiz O’nu duyduk ve gerçekten
dünyanın kurtarıcısı olduğunu biliyoruz.”
Galile’de
Bir Belirti
43 İsa iki gün sonra oradan ayrılıp Galile’ye
gitti.
44 Daha önce bir peygamberin kendi ülkesinde
değeri olmadığına tanıklık etmişti.
45 Bu kez Galile’ye geldiğinde Galileliler O’nu
candan kabul etti. Çünkü onlar da Passah kutlayışına katılmış ve kutlama
süresince Yeruşalim’de yaptığı işlerin tümünü görmüşlerdi.
46 Bunun üzerine İsa suyu şarap yaptığı
Galile’nin Kana kentine yeniden geldi. Orada bir saray görevlisi vardı, oğlu
Kafernahum’da hastaydı.
47 İsa’nın Yahudiye’den Galile’ye geldiğini
duyunca yanına vardı ve yetişip oğlunu iyi etmesi için O’na yakardı. Çünkü oğlu
ölümün eşiğindeydi.
48 İsa ona, “Belirtiler ve göz kamaştırıcı
eylemler görmedikçe hiçbir zaman iman etmeyeceksiniz” dedi.
49 Saray görevlisi, “Efendi çocuğum ölmeden
önce yetiş” dedi.
50 İsa, “Git, oğlun yaşıyor” diye yanıtladı.
Adam, İsa’nın dediğine iman edip gitti.
51 Daha aşağıya inerken uşakları onu karşılayıp
oğlunun yaşadığını bildirdiler.
52 Saray görevlisi oğlunun iyileşmeye yüz
tuttuğu saati uşaklardan sordu. “Dün öğle üstü saat birde ateşi düştü” dediler.
53 O zaman baba, İsa’nın, “Oğlun yaşıyor”
dediği anda çocuğun iyileştiğini anladı. Hem kendisi hem de tüm ev halkı iman
etti.
54 İsa’nın Yahudiye’den Galile’ye gelişinde
yaptığı ikinci belirtiydi bu.
Otuz Sekiz
Yıllık Hasta İyi Oluyor
BÖLÜM 5
1 Bu olaylardan sonra Yahudiler’in bir
kutlama[Olasılı, Passah kutlaması]
dönemi geldi. İsa Yeruşalim’e çıktı.
2 Yeruşalim’de Koyun Kapısı yanında
-İbranice’de Beytesda adını taşıyan- beş sundurmalı bir havuz vardır.
3 Bu sundurmalarda kör, topal, eli ayağı
tutmayan büyük bir hasta topluluğu yatardı.
4 [3bSuyun
çalkanmasını beklerlerdi. 4Çünkü
zaman zaman Rab’bin bir meleği havuzun içine inerek suyu çalkalardı. Su
çalkalandıktan sonra içine ilk dalan insan, tutulduğu sayrılık neyse sağlığa
kavuşurdu.] [Bu ayet bazı Kutsal Kitap
Çevirilerinde bulunmakla birlikte, birçok Yunanca elyazmasıyla uyumlu olan
Westcott ve Hort’un Yunanca metnine alınmamıştır.]
5 Orada otuz sekiz yıldan beri hastalık
çeken bir adam vardı.
6 İsa onun yerde yattığını gördü. Adamın
uzun süredir aynı durumda bulunduğunu bildiğinden, “İyi olmak ister misin?”
diye sordu.
7 Hasta, “Efendi, su çalkanır çalkanmaz beni
havuza koyacak adamım yok” diye yanıtladı, “Ben davranmaktayken başka biri
benden önce atlıyor!”
8 İsa, “Ayağa kalk” dedi. “Döşeğini kaldır
ve yürü!”
9 Adam o anda iyi oldu. Döşeğini kaldırıp
yürüdü. Ne var ki, o gün Şabat’tı.
10 Bu nedenle Yahudi yetkililer sağlığa kavuşan
adama, “Bugün Şabat’tır” dediler. “Döşeğini kaldırmana izin verilmez[Dinsel yasa açısından].”
11 Adam, “Beni iyi edenin kendisi, ‘Döşeğini
kaldır ve yürü!’ dedi” diye karşılık verdi.
12 Bu kez, “Kimdir sana, ‘döşeğini kaldır ve
yürü’ buyruğunu veren” diye sordular.
13 Gelgelelim iyi edilen adam O’nun kim
olduğundan habersizdi; çünkü orada çok insan toplanmış, İsa da ayrılmıştı.
14 Bundan sonra İsa onu tapınakta bulup, “Bak,
iyi oldun” dedi. “Artık günah işleme ki, başına daha kötü bir şey gelmesin.”
15 Adam gidip kendisini iyi edenin İsa olduğunu
Yahudi yetkililere bildirdi.
16 Bu yüzden Yahudi yetkililer İsa’ya saldırıda
bulunmaya başladı; çünkü bu eylemleri Şabat gününde yapıyordu.
17 İsa onları yanıtladı: “Babam şu ana dek
çalışmasını sürdürüyor, ben de çalışıyorum.”
18 İşte bu yüzden Yahudi yetkililer O’nu
öldürmek için çabalarını yoğunlaştırdılar. Çünkü yalnız Şabat’ı bozmakla
kalmamış, “Tanrı Babam’dır” diyerek kendisini Tanrı’yla bir tutmuştu.
İsa ve O’nu
Gönderen
19 İsa onları yanıtladı: “Size önemle
belirtirim ki, Oğul kendiliğinden hiçbir şey yapamaz. Ancak Baba’nın
yaptıklarını görerek onları yapar. Ve baba ne yaparsa, Oğul da O’nun gibi
yapar.
20 Çünkü Baba Oğul’u sever ve yaptıklarının
tümünü O’na gösterir. O’na bunlardan daha yüce işler de gösterecektir; sizler
şaşakalasınız diye.
21 Çünkü Baba nasıl ölüleri diriltip onlara
yaşam sağlıyorsa, Oğul da istediklerine yaşam sağlar.
22 Baba kimseyi kendisi yargılamaz. Tüm
yargılamayı Oğul’a vermiştir.
23 Öyle ki, herkes Baba’ya saygı gösterdiği
gibi Oğul’a da saygı göstersin. Oğul’a saygı göstermeyen O’nu gönderen Baba’ya
da saygı göstermez.
24 “Size önemle belirtiyorum: Benim sözümü
dinleyenin ve beni gönderene iman edenin sonsuz yaşamı vardır. O
yargılanmayacaktır; ölümden yaşama geçmiştir.
25 Size önemle belirtiyorum: Vakit geliyor,
işte geldi bile. Ölüler Tanrı Oğlu’nun sesini işitecek ve işitenler yaşayacak.
26 Çünkü Baba yaşam kaynağı olduğu gibi, Oğul’a
da yaşam kaynağı olmayı sağlamıştır.
27 Yargılama yetkisini de vermiştir O’na. Çünkü
O İnsanoğlu’dur.
28 Buna şaşmayın. Mezarda yatan herkesin O’nun
sesini işiteceği vakit geliyor.
29 İyilik yapanlar yaşam dirilişine, kötülük
yapanlarsa yargı dirilişine dirilecek.”
Bu Yetkiye
Tanıklık Edenler Kimdir?
30 “Ben kendi kendime hiçbir şey yapamam;
işittiğim gibi yargılarım. Benim yargılayışım doğrudur. Çünkü kendi isteğimi
değil beni gönderenin isteğini ararım.
31 Eğer kendim için tanıklık edersem tanıklığım
gerçek sayılmaz.
32 Benim için başka biri tanıklık ediyor. O’nun
benim için ettiği tanıklığın gerçek tanıklık olduğunu biliyorum.
33 “Yahya’ya adamlar gönderdiniz ve o gerçeğe
tanıklık etti.
34 Kaldı ki, benim tanıklığım insanlardan
kaynaklanmıyor, ama siz kurtulasınız diye bunları söylüyorum.
35 Yahya yanan ve aydınlık veren bir ışıktı.
Siz de onun ışığında bir süre sevinç bulmak istediniz.
36 Ama ben Yahya’nınkinden daha üstün tanıklığa
sahibim. Çünkü Baba’nın sonuçlamam için bana verdiği işler -yapmakta olduğum şu
eylemler- beni Baba’nın gönderdiğine tanıklık ediyor.
37 Beni gönderen Baba kendisi de bana ilişkin
tanıklık etmiştir. Siz hiçbir dönemde ne O’nun sesini duydunuz, ne de O’nun
yüzünü gördünüz.
38 O’nun sözü içinizde kalmıyor. Çünkü O’nun
gönderdiği kişiye iman etmiyorsunuz.
39 Kutsal Yazılar’ı dikkatle araştırıyorsunuz.
Çünkü sonsuz yaşamınızın onlarda bulunduğunu sanıyorsunuz. Oysa bana da onlar
tanıklık ediyor.
40 Yine de yaşam bulmak için bana gelmek
istemiyorsunuz.
41 “İnsanlardan gelen yüceliği aramıyorum.
42 Ama sizi biliyorum; içinizde Tanrı sevgisi
yoktur.
43 Baba’nın adıyla geldim ve beni kabul
etmiyorsunuz. Ama başka biri kendi adıyla gelse onu kabul edeceksiniz.
44 Birbirinizi yücelten ve tek olan Tanrı’dan
gelen yüceliği aramayan sizler nasıl iman edebilirsiniz?
45 Sanmayasınız ki, sizi Baba’nın önünde ben
suçlayacağım. Sizleri suçlayan kendisine umut bağladığınız Musa’dır.
46 Çünkü Musa’ya iman etmiş olsaydınız bana da
iman ederdiniz. Çünkü o bana ilişkin yazmıştır[bkz. Yasanın Tekrarı 18:15].
47 Ama onun yazdıklarına iman etmiyorsanız
benim sözlerime nasıl iman edeceksiniz?”
İsa Beş Bin
Kişiyi Doyuruyor
BÖLÜM 6
1 Bu olaylardan sonra, İsa Taberiye diye
tanınan Galile Denizi’nin karşı yakasına gitti.
2 Büyük bir topluluk O’nu izliyordu; çünkü
hastalar üzerinde yaptığı belirtileri görmüşlerdi.
3 İsa dağ yamacına çıkıp orada
öğrencileriyle birlikte oturdu.
4 Yahudiler’in Passah’ı kutlayışı yakındı.
5 İsa gözlerini kaldırdığında büyük bir topluluğun
kendisine doğru geldiğini gördü. Filippos’a, “Bunların yemesi için nereden
ekmek alalım?” diye sordu.
6 Bu sözü onu denemek için söylemişti; çünkü
kendisi ne yapacağını biliyordu.
7 Filippos yanıtladı: “Her birinin ağzına
bir lokma yiyecek koyabilmesi için iki yüz dinarlık[Bir dinar bir gündeliktir] ekmek bile yetmez!”
8 Öğrencilerinden biri, Simon Petros’un
kardeşi Andreas O’na,
9 “Burada beş arpa ekmeğiyle iki balığı olan
bir çocuk var” dedi. “Ama bu koca topluluk için bu nedir ki!”
10 İsa, “Topluluğu yere oturtun” dedi. Sık bir
çayırlıktaydılar. Böylece, sayısı yaklaşık beş bini bulan erkek yere oturdu.
11 Bunun üzerine İsa ekmekleri aldı, teşekkür
yükselttikten sonra oturanlara dağıttı. Bunun gibi, balıklardan da istedikleri
kadar verdi.
12 Herkes iyice doyduktan sonra İsa
öğrencilerine, “Artakalan parçaları toplayın” dedi. “Hiçbir şey atılmasın.”
13 Onlar da topladılar. Beş arpa ekmeğini
yiyenlerden artakalanlarla on iki küfe doldurdular.
14 İsa’nın sonuçladığı bu belirtiyi görenler,
“Gerçekten, dünyaya gelmesi beklenen peygamber budur” dedi.
15 İsa da onların gelip kendisini kaptıkları
gibi kral ilan etmeye götüreceklerini bildiğinden yalnız başına yeniden dağa
çekildi.
İsa Su
Üstünde Yürüyor
16 Akşam olunca İsa’nın öğrencileri aşağıya,
denize indi.
17 Bir tekneye binip karşı kıyıdaki
Kafernahum’a doğru denizi aşmaya başladılar. Karanlık basmıştı. İsa daha
yanlarına gelmemişti.
18 Deniz esen güçlü rüzgârın etkisiyle
kabarıyordu.
19 Bu durumda yaklaşık üç dört mil kürek
çektikten sonra, İsa’nın deniz üstünde yürüyerek tekneye yaklaştığını gördüler.
Korkuya kapıldılar.
20 İsa, “Ben’im, korkmayın” dedi.
21 Bunun üzerine O’nu tekneye almak istediler.
Tekne hemen gidecekleri kıyıya ulaştı.
Topluluk
İsa’yı Arıyor
22 Ertesi gün, denizin öbür kıyısında duran
topluluk orada öğrencilerin bindiği tek bir kayıktan başka kayık bulunmadığını
gördü. İsa’nın öğrencileriyle birlikte o tekneye binmediğini, öğrencilerin
ayrıca ayrıldığını anladılar.
23 Öte yandan, Taberiye’den gelen kayıklar Rab
teşekkür yükselttikten sonra topluluğun yemek yediği yerin yakınına varmıştı.
24 Topluluk ne İsa’nın, ne de öğrencilerin
orada bulunmadığını görünce kayıklara binip İsa’yı aramak için Kafernahum’a
gitti.
Yaşam
Ekmeği İsa
25 İsa’yı denizin karşı kıyısında bulunca,
“Rabbi” dediler. “Buraya ne zaman geldin?”
26 İsa onları, “Size önemle belirtiyorum”
diyerek yanıtladı. “Beni belirtiler gördüğünüz için değil, ekmekten yiyerek
doyduğunuz için arıyorsunuz.
27 Gelip geçici yiyecek için değil, sonsuz
yaşam boyunca kalıcı yiyecek için çalışın. Bunu size İnsanoğlu verecektir. Baba
Tanrı O’na mührünü basmıştır.”
28 Onlar İsa’ya sordu: “Tanrı’ca onaylanan
işleri yerine getirmek için ne yapmamız gerekir?”
29 İsa, “Tanrı’nın işi O’nun gönderdiği kişiye
iman etmenizdir” diye yanıtladı onları.
30 Bunun üzerine, “Öyleyse ne belirti
göstereceksin ki görüp sana iman edelim?” diyerek karşılık verdiler. “Ne
yapacaksın?
31 Atalarımız çölde man yedi. Yazılı olduğu
gibi, “‘Yemeleri için onlara gökten ekmek verdi[Tanrı İbrani halkını Mısır’da kölelikten kurtarınca, onları vaat
ettiği toprağa ulaştırmadan önce, çölde kırk yıl boyu gökten indirdiği man ile
besledi (bkz. Mısır’dan Çıkış 16:13,14)].’”[Mısır’dan Çıkış 16:13,14; Mezmur 78:24]
32 İsa, “Sizlere önemle belirtirim ki” dedi,
“Size gökten ekmeği Musa vermedi. Gökten gerçek ekmeği size veren Babam’dır.
33 Çünkü Tanrı’nın ekmeği gökten inen ve
dünyaya yaşam verendir.”
34 Onlar da İsa’ya, “Ya Rab” dediler. “Bize bu
ekmeği her zaman ver.”
35 İsa, “Yaşam ekmeği Ben’im” dedi. “Bana gelen
acıkmayacak, bana iman eden de susamayacak. Hiçbir zaman..
36 Ama size daha önce de belirttiğim gibi, beni
görmenize karşın yine de iman etmiyorsunuz.
37 Baba’nın bana verdiklerinin hepsi bana
gelecektir. Bana geleni hiçbir zaman geri çevirmem.
38 Çünkü kendi isteğimi değil, beni gönderenin
isteğini uygulamak için gökten indim.
39 Beni gönderenin isteği bana verdiklerinden
hiçbirini yitirmeyeyim, onu son günde dirilteyim kapsamındadır.
40 Çünkü Babam’ın isteği, Oğul’u görüp O’na
iman eden herkesin sonsuz yaşamı olmasıdır. Son günde onu ben dirilteceğim.”
41 Bunun üzerine, “Gökten inen ekmek Ben’im”
dediği için Yahudiler söylenmeye başladı.
42 “Anasını babasını tanıdığımız Yusuf oğlu İsa
değil mi bu?” diyorlardı. “Nasıl oluyor da şimdi, ‘Ben gökten indim’ diyor?”
43 İsa onlara, “Aranızda söylenip durmayın”
dedi.
44 “Beni gönderen Baba onu çekmedikçe, hiç
kimse bana gelemez. Ben de onu son günde dirilteceğim.
45 Peygamberlerde yazılıdır: “‘Tümü Tanrı’ca
eğitilmiş olacak.’ “Baba’dan işitip öğrenen herkes bana gelir.[Yeşaya 54:13; Yeremya 31:33,34;
I.Selanikliler 4:9]
46 “Bu, bir kimsenin Baba’yı gördüğü anlamına
gelmez. Ancak Tanrı’dan olan birey Baba’yı görmüştür.
47 Size önemle belirtirim: İman edenin sonsuz
yaşamı vardır.
48 Yaşam ekmeği Ben’im.
49 Atalarınız çölde man yedi ama öldü.
50 Oysa gökten inen ekmek budur; isteyen ondan
yesin ve ölmesin diye.
51 Gökten inen diri ekmek Ben’im. Bu ekmekten
yiyen sonsuza dek yaşayacaktır. Dünyanın yaşamı için vereceğim ekmek ise öz
bedenimdir.”
52 Bunun üzerine Yahudiler aralarında çekişmeye
başladı. “Bu adam, yiyelim diye öz bedenini nasıl bize verebilir?” diyorlardı.
53 İsa onlara, “Size önemle belirtirim” dedi,
“İnsanoğlu’nun bedenini yiyip kanını içmedikçe sizde yaşam olmayacak.
54 Bedenimi yiyip kanımı içenin sonsuz yaşamı
vardır. Ben de onu son gün dirilteceğim.
55 Çünkü bedenim gerçek yiyecek, kanım da
gerçek içecektir.
56 Bedenimi yiyip kanımı içen bende kalır, ben
de onda kalırım.
57 Yaşam kaynağı Baba beni gönderdiği, benim de
O’nun aracılığıyla yaşadığım gibi beni yiyen de benim aracılığımla
yaşayacaktır.
58 Gökten inen ekmek budur. Ataların yiyip de
yine öldükleri mana benzemez. Bu ekmeği yiyen sonsuza dek yaşar.”
59 Bu sözleri Kafernahum’da öğretmekteyken
sinagogta söyledi.
Sonsuz
Yaşam Sözlerine Bağlılık
60 Öğrencilerinden birçoğu bunu duyunca, “Bu
söz çok çetin” dedi. “Bunları dinlemeye kimin gücü yeter?”
61 İsa onların bu konuda söylendiğini
bildiğinden, “Bu sizin kösteklenmenize mi neden oluyor?” dedi.
62 “Ya İnsanoğlu’nun önceden bulunduğu yere
çıktığını görseydiniz ne olacaktı?
63 Yaşam sağlayan Ruh’tur. Beden hiçbir şeye
yaramaz. Size söylediğim sözler Ruh’tur, Yaşam’dır.
64 Ama aranızda iman etmeyen bazıları vardır.”
Çünkü İsa iman etmeyenlerin de, kendisini ele verecek olanın da kim olduğunu
taa başlangıçtan biliyordu. “Sözlerini geliştirdi: “Bu nedenle size, ‘Kendisine
Babam’dan olanak sağlanmadıkça kimse bana gelemez’ dedim.”
66 Bunun üzerine öğrencilerinden birçoğu geri
döndü ve artık O’nunla yürümez oldu.
67 İsa On İkiler’e, “Yoksa siz de mi gitmek
istiyorsunuz?” diye sordu.
68 Simon Petros, “Ya Rab” dedi. “Kime gideceğiz
ki? Sonsuz yaşam sağlayan sözler sendedir.
69 Biz de iman ettik ve bildik ki Tanrı’nın
Kutsalı sensin.”
70 İsa onları, “Siz On İkiler’i ben seçmedim
mi?” sözüyle yanıtladı, “Üstelik içinizden biri iblisin tekidir.”
71 İşkariyotlu Simon’un oğlu Yahuda’dan söz
ediyordu. Çünkü On İkiler’den biri olup İsa’yı ele verecek kişi oydu.
İsa
Kardeşlerini Aydınlatıyor
BÖLÜM 7
1 Bu olaylardan sonra İsa Galile’de
dolaşmaya başladı. Yahudiye’de dolaşmak istemiyordu. Çünkü Yahudi yetkililer
O’nu öldürmek için fırsat kolluyordu.
2 O sırada Yahudiler’in Çadır Kurma
kutlayışı* yaklaşmıştı.
3 Bunun için kardeşleri İsa’ya, “Buradan
çık, Yahudiye’ye git” dediler. “Öyle ki, öğrencilerin yaptığın işleri görsün.
4 Kendisini tanıtmak isteyen insan yaptığını
gizlemez. Madem bu işleri yapıyorsun, kendini dünyaya açıkça göster.”
5 Çünkü kardeşleri bile O’na iman etmiyordu.
6 İsa onlara, “Benim kendimi açıklama vaktim
daha gelmedi” dedi. “Sizin içinse vakit her an uygundur.
7 Dünya size kin besleyemez, ama bana kin
besliyor. Çünkü ben dünya işlerinin kötülüğüne tanıklık ediyorum.
8 Kutlayışa katılın siz. Ben bu kutlayışa[bazı metinlerde şimdilik] katılmayacağım; çünkü vaktim bütünlüğe varmadı
daha.”
9 Bunları söyleyerek Galile’de kaldı.
İsa
Kutlayışa Katılıyor
10 Ne var ki, kardeşleri kutlama olayına
katılınca O da katıldı. Ancak bunu açıkça değil, gizlice yaptı.
11 Bu arada Yahudi yetkililer kendisini kutlama
yerinde arıyor, “O nerede?” diye soruşturuyorlardı.
12 Halk arasında O’na ilişkin bir sürü
çelişkili fısıltı dolaşıyordu. Bazıları, “İyi adamdır” diyordu. Başkaları ise,
“Hayır, halkı kandırıyor” diyordu.
13 Ama hiç kimse O’na ilişkin düşüncesini
açıkça bildiremiyordu. Çünkü Yahudi yetkililerden korku vardı.
İsa
Kutlamada Eğitiyor
14 Kutlama yarılanınca, İsa tapınağa çıkıp
öğretmeye koyuldu.
15 Yahudi yetkililer şaşakalmış durumda
soruyordu: “Bu adam öğrenim görmeden nasıl bunca bilgiye sahip?”
16 İsa onları yanıtladı: “Benim öğretim
kendimin değil, beni gönderenindir.
17 Tanrı’nın isteğini uygulamak isteyen biri
çıkarsa, öğretinin Tanrı’dan mı olduğunu yoksa kendiliğimden mi konuştuğumu
bilecektir. “Kendiliğinden konuşan kendi yüceliğini kovalar. Kendisini
gönderenin yüceliğini kovalayansa gerçek Olan’dır ve O’nda aldatıcılık yoktur.
19 Musa sizlere ruhsal yasayı vermedi mi? Yine
de hiçbiriniz ruhsal yasayı uygulamıyorsunuz. Niçin beni öldürmeye
çalışıyorsunuz?”
20 Halk, “Seni cin tutmuş” diye yanıtladı. “Kim
seni öldürmeye çalışıyor ki?”
21 İsa onlara, “Bir mucize[Bu mucizeye ilişkin, bkz. 5:1-16] yaptım, hepiniz
şaşkına döndünüz” dedi.
22 “Musa size sünneti verdi -bu da Musa’dan
olmayıp atalardandır- ve siz Şabat günü birini sünnet ediyorsunuz.
23 Madem Musa’nın ruhsal yasası bozulmasın diye
Şabat günü adam sünnet ediyorsunuz, Şabat günü bir adamı tümden iyi ettim diye
hangi nedenle bana kızıyorsunuz?
24 Görünüşe göre yargılamayın. Yargınız hakça
olsun.”
Mesih Bu
Olabilir mi?
25 Yeruşalimliler’den bazıları, “Öldürmeye
fırsat kolladıkları kişi bu değil mi?” dedi.
26 “İşte açıktan açığa konuşuyor, kimse de bir
şey demiyor. Yoksa başkanlar O’nun Mesih olduğunu gerçekten biliyor mu?
27 Ama biz bu adamın nereden geldiğini biliriz.
Oysa Mesih geldiğinde kimse O’nun nereden geldiğini bilmeyecek.”*
28 İsa tapınakta öğretirken yüksek sesle
konuştu: “Hem beni biliyorsunuz, hem de nereden geldiğimi.. Ben kendiliğimden
gelmedim. Ama beni gönderen gerçektir. Ne var ki, O’nu tanımıyorsunuz.
29 Oysa ben O’nu tanıyorum. Çünkü O’ndanım ve
beni O gönderdi.”
30 Bunun üzerine İsa’yı yakalamaya yeltendilerse
de, kimse O’na el uzatmadı. Çünkü vakti daha gelmemişti.
31 Halktan birçoğu da, “Sanki Mesih gelince
bunun yaptıklarından daha çok belirti mi yapacak?” diyerek O’na iman etti.
İsa’yı
Tutuklamaya Gönderilen Görevliler
32 Ferisiler halkın İsa’ya ilişkin bu çelişkili
fısıltılarını duydu. Ardından, başrahiplerle Ferisiler O’nu tutuklamak üzere
kolcular gönderdi.
33 İsa, “Kısa bir süre daha sizlerle
birlikteyim” dedi. “Sonra beni gönderene gideceğim.
34 Beni arayacaksınız ama bulmayacaksınız.
Çünkü benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz.”
35 Yahudi yetkililer kendi aralarında, “Nereye
gitmeyi tasarlıyor ki, O’nu bulmayalım!” dedi. “Yoksa Yunanlılar arasına
dağılmış olanlara mı gitmeyi tasarlıyor? Yunanlılar’a* mı öğretecek?
36 ‘Beni arayacaksınız ama bulmayacaksınız;
çünkü benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz’ sözünün anlamı ne olabilir?”
Yaşam Veren
Su Kaynaklarına Çağrı
37 Kutlayışın sonuncu ve en önemli günü İsa
ayakta durup yüksek sesle şöyle çağırdı: “Kim susarsa bana gelsin ve içsin.
38 Kutsal Yazı’da belirtildiği gibi, bana iman
eden kişinin içinden yaşam veren ırmaklar kaynaklanacaktır.”*[bkz. Yeşaya 58:11; Hezekiel 47:1; Yoel
3:18; Zekarya 14:8]
39 İsa bu sözü kendisine iman edenlerin
alacakları Ruh’a ilişkin söylemişti. Çünkü, İsa daha yükseltilmediğinden Ruh
verilmemişti.
Halk İçinde Ayrılık
40 Halktan bazısı bunu duyunca, “Gerçekten bu o
peygamberdir” dedi.
41 Bazısı, “Bu Mesih’tir” diyordu. Kimisi de,
“Bu ne iş!” diyordu, “Mesih Galile’den gelir mi hiç?”
42 “Kutsal Yazı, Mesih Davut’un soyundan olacak
ve Davut’un kasabası Beytlehem’den gelecek[Eski
Antlaşma’da İsa’yla ilgili bu peygamberlik sözü bildirildiği gibi gerçekleşti
(bkz. II.Samuel 7:12; Mika 5:2; Mezmur 89:3,4; Matta 2:6).] demiyor
mu?”
43 Böylece halk arasında O’ndan ötürü ayrılık
doğdu.
44 Bazıları O’nu yakalamak istedi ama hiç kimse
O’na el uzatmadı.
İleri
Gelenlerin Anlaşmazlığı
45 Bu sırada kolcular, başrahiplerle
Ferisiler’in yanına döndü. Bunlar kolculara sordu: “Neden O’nu tutup
getirmediniz?”
46 Kolcular, “Hiçbir zaman, hiç kimse O’nun
konuştuğu gibi konuşmadı” diye yanıtladı.
47 Ferisiler, “Yoksa siz de mi kandırıldınız?”
dedi.
48 “Başkanlardan ya da Ferisiler’den tek kişi
olsun O’na iman etti mi?
49 Ruhsal yasayı bilmeyen bu halk lanetlidir.”
50 Onlardan biri olan ve daha önce İsa’ya gelen
Nikodimos kendilerine,
51 “Ruhsal yasamız bir kişiyi dinlemeden ve ne
yaptığını öğrenmeden insanı yargılar mı?” diye sordu.
52 Ona, “Yoksa sen de mi Galile’densin?” diye
karşılık verdiler, “Araştır da öğren. Galile’den peygamber çıkmaz.[Oysa Yunus peygamber Galileli’ydi.
(bkz. II.Krallar 14:25)]” *
[Bazı
elyazmalarında 53. ayetten 8. bölümün 11. ayetine kadar olan aşağıdaki kısım
yer almaktadır.]
53 [Ve herkes evine gitti.
Cinsel
Yolsuzluktan Suçlu Kadın Bağışlanıyor
BÖLÜM 8
1 İsa da Zeytinlik Dağı’na gitti.
2 Sabahın çok erken saatinde yine tapınağa
döndü. Tüm halk O’nun yanına geldi. O da oturup onlara öğretmeye koyuldu.
3 Dinsel yorumcularla Ferisiler, cinsel
yolsuzluk yaparken yakalanan bir kadını getirip ortaya diktiler.
4 İsa’ya, “Öğretmen!” dediler. “Bu kadın
cinsel yolsuzluk yaparken suçüstü yakalandı.
5 Musa ruhsal yasada bu gibilerin
taşlanmasını bize buyurmuştur. Sen bu işe ne dersin?”
6 Bunu İsa’yı denemek için söylüyorlardı.
Öyle ki, O’nu suçlu çıkarabilsinler. İsa yere eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı
yazıyordu[bkz. Yeremya 17:13;
Süleyman’ın Özdeyişleri 10:7b].
7 Kendisine soru sormakta diretmeleri
üzerine doğruldu. “Aranızda kim günahsızsa kadına ilk taşı o atsın” dedi.
8 Yeniden yere eğilip parmağıyla toprağa
yazmaya başladı.
9 Bunu işitince yaşlılarından başlayarak,
teker teker sonuncusuna varıncaya dek çekilip gittiler. İsa tek başına kaldı.
Kadın da orta yerde dikiliyordu.
10 İsa doğrulup, “Ey kadın” dedi ona. “Seni
yargılayanlar nerede? Kimse seni suçlu çıkarmadı mı?”
11 Kadın, “Hiç kimse, ya Rab!” deyince İsa,
“Ben de seni suçlamıyorum” dedi. “Git ve bundan böyle günah işleme.”]
Evrensel
Işık
12 Bunun ardından İsa yine onlara konuştu: “Ben
dünyanın Işığı’yım. Ardım sıra gelen yaşam ışığına kavuşacak, hiçbir zaman
karanlıkta dolaşmayacak.”
13 Ferisiler, “Sen kendine ilişkin tanıklık
ediyorsun” dediler, “Tanıklığın gerçek değil.”
14 İsa yanıtladı: “Ben kendime ilişkin tanıklık
etsem bile, tanıklığım gerçektir. Çünkü nereden geldiğimi ve nereye gittiğimi
biliyorum. Oysa siz ne nereden geldiğimi biliyorsunuz, ne de nereye gittiğimi..
15 Siz gözün gördüğü ölçüde yargı
yürütüyorsunuz. Ben hiç kimseyi yargılamam.
16 Kaldı ki, ben yargılasam bile benim yargım
gerçektir. Çünkü tek başıma değilim. Beni gönderen Babam’la birlikteyim.
17 Sizin ruhsal yasanızda da iki kişinin
tanıklığının gerçek olduğu yazılmıştır.
18 Ben kendime ilişkin tanıklık ediyorum. Beni
gönderen Baba da bana ilişkin tanıklık ediyor.”
19 Bunun üzerine, “Baban nerede?” diye sordular
O’na. İsa, “Siz ne beni tanırsınız, ne de Babam’ı” diye yanıtladı. “Beni
tanımış olsaydınız, Babam’ı da tanırdınız.”
20 İsa bu sözleri tapınakta, para toplanan
yerde söyledi ve kimse O’nu yakalamadı. Çünkü vakti daha gelmemişti.
Gittiğim
Yere Gelemezsiniz
21 İsa onlara yine, “Ben gidiyorum” dedi. “Beni
arayacaksınız ve günahınız içinde öleceksiniz. Benim gittiğim yere siz
gelemezsiniz.”
22 Bunun üzerine Yahudi yetkililer şöyle bir
sonuç çıkardı: “‘Benim gittiğim yere gelemezsiniz’ diyor. Yoksa kendini mi
öldürecek?”
23 İsa, “Siz yerselsiniz” dedi. “Bense
yukarıdan geldim. Siz bu dünyadansınız. Ben bu dünyadan değilim.
24 Bu nedenle size, ‘Günahlarınız içinde
öleceksiniz’ dedim. Eğer benim, ‘O Kişi’yim’ dediğime[bkz. 4:26] iman etmezseniz günahlarınız içinde
öleceksiniz.”
25 Bu kez, “Sen kimsin?” diye sordular. İsa,
“Başlangıçtan bu yana size ne dedimse, O’yum” dedi.
26 “Sizin için söyleyecek ve yargı yürütecek
çok sözüm var. Ama beni gönderen gerçektir ve ben O’ndan duyduklarımı dünyaya
bildiriyorum.”
27 Onlara Baba’ya ilişkin söz söylediğini
anlamadılar.
28 Bunun üzerine İsa, “Siz İnsanoğlu’nu yerden
yukarı kaldırınca[İsa’nın çarmıha
çakılmak üzere yerden kaldırılışına değiniliyor (bkz. 3:14)]” dedi,
“Benim O Kişi olduğumu ve kendiliğimden hiçbir şey yapmadığımı, ancak Baba’nın
bana öğrettiklerini bildirdiğimi anlayacaksınız.
29 Beni gönderen benimle beraberdir. O beni
kendi başıma bırakmadı. Çünkü ben her zaman O’nun beğendiği işleri yapıyorum.”
30 O bu sözleri söylerken birçokları O’na iman
etti.
Özgür
Kişiler ve Tutsaklar
31 İsa kendisine iman etmiş olan Yahudiler’e,
“Eğer sözümü tutarsanız gerçekten benim öğrencilerimsiniz” dedi.
32 “Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür
kılacaktır.”
33 Kimileri, “Ama biz İbrahim’in soyuyuz” diye
karşılık verdi. “Hiçbir vakit, hiç kimsenin boyunduruğu altına girmedik. Sen
nasıl olur da, ‘Özgür olacaksınız’ diyorsun?”
34 İsa yanıtladı: “Size önemle belirtirim ki,
günah işleyen herkes günahın uşağıdır.
35 Uşak evde sonsuza dek kalmaz. Oğulsa sonsuza
dek kalır.
36 Eğer Oğul sizi özgür kılarsa gerçekten özgür
olacaksınız.
37 İbrahim’in soyundan olduğunuzu biliyorum.
Buna karşın, beni öldürmek için fırsat kolluyorsunuz. Çünkü sözüme yüreğinizde
yer vermiyorsunuz.
38 Ben Baba’nın yanında gördüklerimi
bildiriyorum, sizse kendi babanızdan işittiklerinizi yapıyorsunuz.”
39 “Babamız İbrahim’dir” diye yanıtladılar.
İsa, “İbrahim’in çocukları olsaydınız, İbrahim’in işlerini yapardınız” dedi.
40 “Ama şu anda beni -Tanrı’dan işittiği
gerçeği size bildiren insanı- öldürmek için fırsat kolluyorsunuz. İbrahim bunu
yapmadı.
41 Siz kendi babanızın yaptığını yapıyorsunuz.”
“Biz rasgele cinsel ilişkiden doğmadık” diye karşılık verdiler, “Tek Babamız
Tanrı’dır.”
42 İsa, “Tanrı Babanız olsaydı, beni
severdiniz” dedi. “Çünkü ben Tanrı’dan çıkıp geldim. Kendiliğimden gelmedim.
Beni O gönderdi.
43 Ne dediğimi niçin anlamıyorsunuz? Çünkü
sözümü dinlemeye dayanamıyorsunuz.”
Şeytan
Kimdir?
44 “Siz babanız iblistensiniz ve babanızın
isteklerini uygulamak istiyorsunuz. O, başlangıçtan beri katildir; hiçbir zaman
gerçekten yana olmadı, çünkü onda gerçek yoktur. Yalan söylerken içinde
bulunanı söyler. Çünkü yalancıdır ve yalanın babasıdır.
45 “Ama ben gerçeği söylediğimden bana iman
etmiyorsunuz.
46 Bende günah olduğunu içinizden kim
kanıtlayabilir? Madem gerçeği söylüyorum, neden bana iman etmiyorsunuz?
47 Tanrı’dan olan Tanrı’nın sözlerini dinler.
Ama siz bu nedenle dinlemiyorsunuz; çünkü Tanrı’dan değilsiniz.”
İbrahim’in
Özlem Çektiği Gün
48 Yahudi yetkililer karşılık verdi: “Sen
Samiriyeli’sin ve cine tutulmuşsun demekte haklı değil miymişiz?”
49 İsa, “Cinli değilim” dedi. “Babam’a saygı
gösteriyorum, ama siz beni yeriyorsunuz.
50 Ben kendi yüceliğimi aramıyorum; onu arayan
ve yargılayan biri vardır.
51 Size önemle belirtiyorum: Sözümü kim tutarsa
sonsuza dek ölüm görmeyecektir.”
52 Yahudiler, “Şimdi anlıyoruz ki seni cin
tutmuş” dediler. “İbrahim de öldü, peygamberler de. Ve sen diyorsun ki, sözümü
kim tutarsa sonsuza dek ölümü tatmayacaktır.
53 Yoksa sen atamız İbrahim’den üstün müsün? O
öldü. Peygamberler de öldü. Kendini kim sanıyorsun?”
54 İsa yanıtladı: “Eğer kendimi yüceltirsem
yüceliğim hiçtir. Beni yücelten Babam’dır, ki siz O’na ‘Tanrımız’ dersiniz.
55 Siz O’nu tanımıyorsunuz, ama ben O’nu
tanıyorum. Eğer O’nu tanımıyorum dersem, sizin gibi ben de yalancı olurum. Ama
O’nu tanıyorum ve sözünü tutuyorum.
56 Babanız İbrahim günümü görmenin umuduyla
kıvanç buldu. Ve görüp sevindi.”
57 Yahudiler, “Daha elli yaşında bile değilsin”
dedi. “Üstelik İbrahim’i de mi gördün?”
58 İsa, “Size önemle belirtirim” dedi, “İbrahim’in
doğumundan önce BEN VARIM.[ İsa’nın
öncesizliği kapsayan kişiliği (bkz. Yeşaya 41:4b; 43:10b)]”
59 O’na atmak için taşlara yapıştılar. Ama İsa
kendisini gizledi ve tapınaktan ayrıldı.
Doğuştan
Görmez Adam Görüyor
BÖLÜM 9
1 İsa yolda giderken, doğuştan gözleri görmeyen
bir adam gördü.
2 Öğrencileri sordu: “Öğretmen, kim günah
işledi de bu adam kör doğdu; kendisi mi, yoksa anası babası mı?”
3 İsa yanıtladı: “Ne o günah işledi, ne de
onun anası babası. Ama Tanrı’nın eylemleri onda açıklanmalı.
4 Daha gündüzken beni gönderenin işlerini
uygulamalıyız. Gece bastırıyor; o zaman kimse iş yapamayacak.
5 Ben dünyada olduğum sürece dünyanın
Işığı’yım.”
6 Bu sözleri söyleyerek yere tükürdü,
tükürükle çamur yaptı. Çamuru adamın gözlerine sürerek,
7 “Git, Siloam -‘Gönderilmiş’ demektir-
havuzunda yıkan!” dedi. O da gidip yıkandı ve gözleri açılmış durumda geri
döndü.
8 Bunun üzerine, komşuları ve onun
dilendiğini önceden görenler, “Oturup dilenen adam değil mi bu?” dediler.
9 Kimisi, “Evet o” dedi; kimileri de,
“Hayır, ama ona benzeyen birisi” dediler. Adam kendisi, “Ben oyum” dedi.
10 “Öyleyse gözlerin nasıl açıldı?” diye
sordular. nAdam yanıtladı: “İsa adındaki adam çamur yapıp gözlerime sürdü ve
bana, ‘Siloam’a git, yıkan’ dedi. Ben de gidip yıkandım ve gözlerim açıldı.”
12 “Nerede O?” diye sordular. Adam,
“Bilmiyorum” dedi.
Ferisiler
Araştırmaya Koyuluyor
13 Az öncesine dek gözleri görmeyen adamı
Ferisiler’e getirdiler.
1 İsa’nın çamur yapıp onun gözlerini açtığı
gün Şabat idi.
15 Ferisiler nasıl görüme kavuştuğunu ondan yine
sordular. Adam da, “Gözlerime çamur sürdü, yıkandım ve görüyorum” dedi.
16 Ferisiler’den bazıları, “Bu adam Tanrı’dan
değildir” dedi. “Çünkü Şabat’ı tutmuyor.” Kimisi de, “Günahlı insan nasıl
böylesi belirtiler yapabilir?” diyordu. Böylece aralarında ayrılık doğdu.
17 Önceden görmeyene bir kez daha sordular:
“Gözlerini açan kişi için sen ne diyorsun?” Adam, “Peygamberdir” diye
yanıtladı.
18 Buna karşın, Yahudi yetkililer adamın
anasıyla babasını çağırıncaya dek, onun kör olup da gözlerinin açıldığına inanmadılar.
19 “Görmez doğdu dediğiniz oğlunuz bu mu? Nasıl
oluyor da şimdi görüyor?” diye sordular.
20 Anasıyla babası, “Bunun oğlumuz olduğunu ve
gözleri görmez doğduğunu biliyoruz” dediler.
21 “Ama onun şimdi nasıl görebildiğini
bilmediğimiz gibi, gözlerini kimin açtığını da bilmiyoruz. Kendisine sorun,
yetkin yaşa gelmiştir; durumuyla ilgili gelişimi o anlatsın.”
22 Anasıyla babası Yahudi yetkililerden
korktukları için böyle konuşmuşlardı. Çünkü Yahudi yetkililer İsa’yı açıkça
Mesih olarak kabul edenin sinagog dışı* edilmesi için aralarında anlaşmışlardı.
23 Anası babası tam bunun içindir ki, “Yetkin
yaşa gelmiştir, kendisine sorun” demişlerdi.
24 Az önce gözleri görmeyen adamı ikinci kez
çağırıp, “Tanrı adına gerçeği konuş” dediler. “Biz bu adamın günahlı olduğunu
biliyoruz.”
25 Bunun üzerine adam, “Günahlı olup olmadığını
bilmiyorum” dedi. “Bildiğim bir şey var: Ben gözleri görmeyen biriydim, şimdi
görüyorum.”
26 Yine sordular: “Sana ne yaptı? Gözlerini
nasıl açtı?”
27 Adam, “Size şimdi anlattım ama dinlemediniz”
dedi. “Niçin yeniden duymak istiyorsunuz? Yoksa siz de mi O’nun öğrencisi olmak
istiyorsunuz?”
28 Adamı yererek, “O’nun öğrencisi sensin”
dediler. “Biz Musa’nın öğrencileriyiz.
29 Tanrı’nın Musa’ya konuştuğunu biliyoruz, ama
bu adamın nereden ortaya çıktığını bilmiyoruz.”
30 Adam, “Şaşılacak şey” diye yanıtladı. “Siz
O’nun nereden ortaya çıktığını bilmiyorsunuz; ne var ki, O benim gözlerimi
açtı.
31 Tanrı’nın günahlıları dinlemediğini biliriz.
Ama kişi Tanrı’yı sayar ve O’nun isteğini uygularsa, Tanrı onu dinler.
32 Öncesizlikten bu yana kimsenin doğuştan
gözleri görmeyen birinin gözlerini açtığı duyulmamıştır.
33 Eğer bu adam Tanrı’dan gelmemiş olsaydı
hiçbir şey yapamazdı.”
34 “Baştanbaşa günahlar içinde doğmuş birisin”
diye karşılık verdiler. “Sen mi bize öğreteceksin?” Ve onu sinagogtan dışarı
attılar.
Ruhsal
Görmezliğin Oluşturduğu Karanlık
35 İsa adamı dışarı attıklarını duydu ve onu
bulup, “İnsanoğlu’na iman ediyor musun?” diye sordu.
36 Adam, “Efendi, kendisine iman etmem istenen
kişi kimdir?” diye yanıt verdi.
37 İsa, “O’nu gördün, seninle konuşan da O’dur”
diyerek konuştu.
38 Adam, “İnanıyorum, ya Rab!” ikrarıyla İsa’ya
tapındı.
39 İsa, “Bu dünyaya yargılamak için geldim”
dedi. “Öyle ki, görmeyenler görsün, görenlerse görmesin.”
40 Yanında bulunan Ferisiler’den bazısı bunu
işitince, “Yoksa biz de mi gözleri görmeyen kişileriz?” diye itiraz etti.
41 İsa yanıtladı: “Gözleri görmez olsaydınız
günahınız olmazdı. Ama şimdi görüyoruz dediğiniz için günahınız olduğu gibi
duruyor.”
Koyunların
Tanıdığı Çoban
BÖLÜM 10
1 “Size önemle belirtirim: Koyun ağılına
kapıdan girmeyip başka yerden tırmanan kişi hırsız ve eşkıyadır.
2 Kapıdan girense koyunların çobanıdır.
3 Kapıcı ona kapıyı açar ve koyunlar onun
sesini işitir. O da koyunlarını adlarıyla çağırır ve onları dışarı yöneltir.
4 Kendininkileri yola koyunca onların
önünden yürür, koyunlar da ardı sıra gider. Çünkü sesini tanırlar.
5 Bir yabancının ardı sıra gitmezler.
Tersine, ondan kaçarlar. Çünkü yabancıların sesini tanımazlar.”
6 İsa onlara bu simgesel öyküyü anlattı; ama
O’nun ne demek istediğini anlamadılar.
İyi Çoban -
Koyunların Kapısı
7 Bunun üzerine İsa yeni baştan anlattı:
“Size önemle belirtirim ki ben koyunların kapısıyım.
8 Benden önce gelenlerin tümü hırsız ve
eşkıyadır. Ama koyunlar onları dinlemedi.
9 Ben kapıyım. Benim aracılığımla giren
kurtulur. Girer, çıkar ve otlak bulur.
10 Hırsız ancak çalmak, öldürmek, yok etmek
amacıyla gelir. Bense onlarda yaşam olsun, hem de bol yaşam olsun diye geldim.
11 “Ben İyi Çoban’ım. İyi Çoban koyunlar için
canını verir.
12 Parayla tutulan, gerçekte çoban olmayan ve
koyunlara sahip çıkmayan kişi kurdun geldiğini görünce koyunları bırakıp kaçar.
Kurt da onları kapar, darmadağın eder.
13 Kaçar, çünkü para karşılığı tutulmuştur ve
koyunlar için kaygılanmaz.
14 Ben İyi Çoban’ım ve benim olanları tanırım.
Benim olanlar da beni tanır.
15 Baba’nın beni tanıdığı, benim de Baba’yı
tanıdığım gibi.. Ve koyunlar için canımı veririm.
16 Bu ağıldan olmayan başka koyunlarım da var.
Onları da getirmeliyim. Sesimi duyacaklar; böylece tek sürü, tek Çoban olacak.
17 “Baba beni bunun için sever. Çünkü canımı
veririm; öyle ki, onu yeniden alayım.
18 Canımı benden kimse alamaz. Ama onu kendi
isteğimle veriyorum. Canımı vermeye de yeniden almaya da yetkim vardır. Bu
buyruğu Babam’dan aldım.”
19 Bu sözler yüzünden Yahudi yetkililer
arasında yeniden ayrılık doğdu.
20 Birçoğu, “O cinlidir” diyordu. “Hem de deli!
Niçin O’nu dinliyorsunuz?”
21 Başkaları ise, “Bunlar cine tutulmuş birinin
sözleri değil” diyordu. “Cin körlerin gözlerini açabilir mi hiç?”
Yahudi
Yetkililer Açıklama İstiyor
22 Yeruşalim’de tapınağın adanma* yıldönümü
kutlanıyordu. Mevsim kıştı.
23 İsa tapınakta Süleyman’ın sundurmasında
dolaşıyordu.
24 Yahudi yetkililer çevresini sarıp sordular:
“Daha ne vakte dek bizi kararsızlık içinde bırakacaksın? Sen eğer Mesih’sen
bize açıkça bildir.”
25 İsa, “Size bildirdim ama bana
inanmıyorsunuz” diye yanıtladı, “Babam’ın adıyla yaptığım işler bana tanıklık
ediyor.
26 Ama siz iman etmiyorsunuz. Çünkü
koyunlarımdan değilsiniz.
27 Koyunlarım sesimi işitir, ben de onları
tanırım ve ardım sıra gelirler.
28 Onlara sonsuz yaşam veririm. Onlar sonsuza
dek mahvolmayacak. Hiç kimse de onları elimden kapamayacak.
29 Onları bana veren Babam her varlıktan
üstündür. Baba’nın elinden onları kapmaya kimsenin gücü yetmez.
30 Ben ve Baba biriz.”
Direniş
Yoğunlaşıyor
31 Yahudi yetkililer yine O’nu taşlamak için
taşlara sarıldı.
32 İsa onlara, “Size Baba’dan gelen sayısız
değerli iş gösterdim” dedi. “Bu işlerden hangisi için beni taşlıyorsunuz?”
33 Yahudi yetkililer, “Seni değerli bir iş
yüzünden değil, sövdüğünden taşlıyoruz” diye karşılık verdiler. “Çünkü sen bir
insanken kendini Tanrı yapıyorsun.”
34 İsa yanıtladı: “Ruhsal yasanızda, Tanrı’nın
‘Ben buyurdum: İlahlarsınız’ dediği yazılı değil mi?[Mezmur 82:6; Mısır’dan Çıkış 7:1; 22:28]
35 O’nun, Tanrı Sözü’nün iletildiği kişiler
için İlahlar sözünü kullandığını ve Kutsal Yazı’nın bozulamayacağını biliyoruz.
36 ‘Tanrı’nın Oğlu’yum’ dediğim için, Baba’nın
kutsayıp dünyaya gönderdiği kişiye değinerek mi, sövüyorsun diyorsunuz siz?
37 Eğer Babam’ın işlerini yapmıyorsam bana iman
etmeyin.
38 Yok eğer yapıyorsam, bana iman etmeseniz
bile yapılan işlere inanın. Öyle ki Baba’nın bende, benim de Baba’da olduğumu
bilip anlayasınız.”
39 Bunun üzerine, O’nu yine yakalamaya
yeltendiler. Ama İsa ellerinden sıyrılıp gitti.
Yahya’nın
Tanıklığı Gerçektir
40 İsa yine Ürdün Irmağı’nın öbür yakasında
Yahya’nın başlangıçta vaftiz ettiği yere gitti ve orada kaldı.
41 Birçok kişi O’na geldi. “Yahya hiçbir
belirti yapmadı; ama Yahya’nın bu insan için söylediği her şey gerçektir”
diyorlardı.
42 Orada birçokları O’na iman etti.
Değerli Bir
Arkadaş Ölüyor
BÖLÜM 11
1 Beytanya kasabasında Lazar adlı bir adam
hastalanmıştı. Meryem’le kız kardeşi Marta da oralıydılar.
2 Meryem, Rab’be güzel kokulu yağ sürüp
saçlarıyla ayaklarını silen bayandı; hastalanan Lazar onun kardeşiydi.
3 Kız kardeşler, “Ya Rab, sevdiğin kişi
hasta” diye İsa’ya haber saldı.
4 İsa bunu duyunca, “Bu hastalık ölümle
sonuçlanmayacak” dedi. “Ama Tanrı’nın yüceliğini belgeleyecek. Öyle ki, bu
hastalıkla Tanrı’nın Oğlu yüceltilsin.”
5 İsa Marta’yı, kız kardeşini ve Lazar’ı
severdi.
6 Öyleyken, Lazar’ın hasta olduğunu duyunca
bulunduğu yerde iki gün daha kaldı.
7 Sonra öğrencilerine, “Yine Yahudiye’ye
gidelim” dedi.
8 Öğrenciler, “Öğretmen” dediler. “Daha kısa
süre önce Yahudiler seni taşa tutmak istedi. Yine de oraya mı gidiyorsun?”
9 İsa yanıtladı: “Günde on iki saat yok mu?
Gündüz gezen sendelemez. Çünkü bu dünyanın ışığını görür.
10 Oysa gece gezen sendeler. Çünkü kendisinde
ışık yoktur.”
11 Bunu belirttikten sonra ekledi: “Dostumuz
Lazar uyumuştur, ama ben onu uyandırmaya gidiyorum.”
12 Öğrenciler, “Ya Rab, uyuyorsa kurtulacaktır”
diye yanıtladı.
13 İsa onun ölümünden söz ediyordu. Ama onlar
uykuya daldığından söz ettiğini sandılar.
14 Bunun üzerine İsa açıkça, “Lazar ölmüştür”
dedi.
15 “Ve ben orada bulunmadığıma sizin yararınıza
seviniyorum: İmanınız canlansın diye.. Şimdi kalkın ona gidelim.”
16 İkiz denilen Tomas öğrenci arkadaşlarına,
“Haydi, biz de gidelim” dedi. “Böylece O’nunla birlikte ölelim.[bkz. ayet 8]”
17 İsa oraya vardığında Lazar’ı dört gün önce
mezara konulmuş buldu.
18 Beytanya Yeruşalim’e yakındı; yaklaşık üç
kilometre uzaklıkta..
19 Yahudiler’den birçoğu, erkek kardeşlerini
yitiren Marta ve Meryem’i avutmaya gelmişti.
Ölüye Yaşam
Veren
20 Marta, İsa’nın geldiğini duyunca O’nu
karşılamaya çıktı. Meryem evde oturuyordu.
21 Marta İsa’ya, “Ya Rab” dedi. “Burada
olsaydın kardeşim ölmeyecekti.
22 Şimdi de her ne dilersen Tanrı’nın sana
vereceğini biliyorum.”
23 İsa, “Kardeşin dirilecek” dedi.
24 Marta, “Son gün, ölülerin dirilişinde
yeniden dirileceğini biliyorum” diye yanıtladı.
25 İsa, “Diriliş ve yaşam Ben’im” dedi. “Bana
iman eden ölmüş olsa da yaşayacaktır.
26 Yaşamakta olan herhangi bir kimse bana iman
ederse sonsuzluk boyunca hiç ölmeyecektir. Buna iman ediyor musun?”
27 Marta, “Evet, ya Rab” dedi. “Senin Tanrı’nın
Oğlu, dünyaya gelecek Mesih olduğuna iman ettim.”
İsa Ağlıyor
28 Bunu söyledikten sonra gitti, gizlice kız
kardeşi Meryem’i çağırarak haber verdi: “Öğretmen burada; seni çağırıyor.”
29 Meryem bunu işitince kalkıp İsa’yı
karşılamaya çıktı.
30 İsa daha kasabaya varmamıştı, Marta’nın
kendisini karşıladığı yerdeydi.
31 Evde Meryem’in yanında oturmuş, kendisini
avutmakta olan Yahudiler Meryem’in ivedilikle ayağa kalkıp sokağa çıktığını
görünce, ağlamak için mezara gittiğini sandılar, onu izlediler.
32 Meryem İsa’nın bulunduğu yere varıp O’nu
görünce ayaklarına kapandı. “Ya Rab” dedi. “Burada olsaydın kardeşim
ölmeyecekti.”
33 İsa hem onun hem de onunla birlikte gelen
Yahudiler’in ağladığını görünce ruhunda inledi, canı sıkıntıyla çalkandı.
34 “Onu nereye yatırdınız?” diye sordu. “Gel de
gör, ya Rab!” dediler.
35 İsa ağladı.
36 Bunu gören Yahudiler, “Bakın, ne denli
seviyormuş onu” dediler.
37 İçlerinden bazıları da, “Körün gözlerini
açan, bunun ölümünü önleyemez miydi?” yolunda soru sordular.
İsa Lazar’ı
Diriltiyor
38 Bunun üzerine İsa yeniden derin derin inledi
ve mezara yaklaştı. Mezar bir mağaraydı; önüne de bir taş koymuşlardı.
39 İsa, “Taşı kaldırın” diye buyurdu. Ölünün
kız kardeşi Marta, “Ya Rab, artık kokmuştur; öleli dört gün oldu” dedi.
40 İsa, “Sana, iman edersen Tanrı’nın
yüceliğini göreceksin demedim mi?” diyerek yanıtladı.
41 Taşı kaldırdılar. İsa gözlerini yukarı
yükselterek, “Ya Baba, beni işittiğin için sana şükrederim” dedi.
42 “Beni her zaman işittiğini biliyorum. Ancak
çevrede duran halk için bu sözleri söylüyorum; beni senin gönderdiğine iman
etsinler diye.”
43 Bunları söyledikten sonra yüksek sesle
bağırdı: “Lazar, dışarı gel!”
44 Ölü, elleri ayakları sargılarla bağlı, yüzü
de bezle sarılı dışarı çıktı. İsa, “Onu çözün, bırakın gitsin” dedi.
Ölüye Yaşam
Verilmesi Direnişe Yol Açıyor
45 Bunun üzerine, Meryem’e gelen ve İsa’nın
eylemlerini gören Yahudiler’den birçoğu O’na iman etti.
46 Öte yandan da aralarından bazısı Ferisiler’e
gidip İsa’nın yaptıklarını onlara anlattı.
47 Bunun üzerine başrahiplerle Ferisiler
Kurul’u topladı. “Ne yapacağız?” diyorlardı, “Bu adam bir sürü belirti yapıyor.
48 O’nu böyle bırakırsak herkes O’na iman
edecek. Romalılar’sa gelip hem kutsal yerimizi[Yeruşalim’deki tapınak] hem de ulusumuzu yıkacak.”
49 Aralarından biri -o yılın başrahibi*-
Kayafas, “Siz hiçbir şey anlamıyorsunuz” dedi.
50 “Tüm ulusun yok olmaması için halk yararına
bir tek kişinin ölmesi sizin için daha elverişlidir diye düşünemiyorsunuz.”
51 Bunu kendiliğinden söylememişti. O yılın
başrahibi olduğundan İsa’nın ulus yararına öleceğine ilişkin peygamberlikte*
bulunmuştu.
52 Üstelik yalnız ulus yararına değil,
Tanrı’nın dağılmış çocuklarını da bir araya toplamak için ölecekti.
53 İşte o günden sonra İsa’yı öldürmeyi
tasarladılar.
54 Bu yüzden İsa Yahudiler arasında artık
açıkça dolaşmadı. Ancak oradan çöle yakın bir yere, Efraim denen kasabaya gitti
ve öğrencilerle birlikte orada kaldı.
55 Yahudiler’in Passah kutlayışı yakındı. Çevre
köylerden birçok kişi kendilerini arındırmak için Passah kutlayışından önce
Yeruşalim’e çıktı.
56 Bunlar İsa’yı arıyor ve tapınakta durup
birbirlerine, “Ne dersiniz? Acaba kutlamaya gelmeyecek mi?” diye soruşturuyorlardı.
57 Başrahiplerle Ferisiler de O’nun nerede
olduğunu bilen varsa bildirsin diye buyruklar çıkarmıştı. Amaçları O’nu
yakalamaktı.
Somut
Bağlılık Örneği
BÖLÜM 12
1 Passah’tan altı gün önce, İsa ölülerden
dirilttiği Lazar’ın yaşadığı Beytanya’ya geldi.
2 Orada kendisine bir şölen düzenlediler;
Marta da hizmet ediyordu. Lazar ise İsa’yla birlikte sofrada oturanlar
arasındaydı.
3 Bu arada Meryem çok değerli katıksız
sümbül kokusundan yarım litre alıp İsa’nın ayaklarına sürdü, sonra da
saçlarıyla ayaklarını kuruladı. Tüm ev sümbül yağının kokusuyla doldu.
4 Öğrencilerinden biri, İsa’yı ele verecek
olan Yahuda İşkaryot,
5 “Neden bu sümbül kokusu üç yüz dinara[Üç yüz gündelik tutarı]
satılıp karşılığı yoksullara verilmedi?” dedi.
6 Bunu yoksulları kayırdığından değil,
hırsız olduğundan söylemişti. Para kesesi ondaydı ve içine konulanı
aşırmaktaydı.
7 İsa, “Kadını bırak” dedi. “Bunu
gömüleceğim gün için saklasın.
8 Çünkü yoksullar her zaman aranızda
olacaktır. Ama beni her vakit aranızda bulmayacaksınız.”
Lazar’ı
Öldürmeyi Tasarlıyorlar
9 Yahudiler’den oluşan büyük bir topluluk
İsa’nın orada olduğunu öğrenince yalnız İsa için değil, O’nun ölülerden
dirilttiği Lazar’ı da görmek için oraya geldiler.
10 Bunun üzerine başrahipler Lazar’ı öldürmeyi
tasarladı.
11 Çünkü onun yüzünden Yahudiler’den birçoğu
varıp İsa’ya iman ediyordu.
Yeruşalim’e
Görkemli Giriş
12 Ertesi gün kutlayışa katılan büyük bir
topluluk, İsa’nın Yeruşalim’e gelmekte olduğunu işitince
13 hurma dalları kaptı, bağırarak O’nu
karşılamaya çıktı: “Osanna![Kurtar!
Yücelik sana! (bkz. Mezmur 118:25,26).] Rab’bin adıyla gelen
İsrail’in Kralı kutludur.”
14 İsa bir sıpa bulup bindi. Tıpkı Kitap’ta
yazılı olduğu gibi:[Zekarya 9:9]
15 “Korkma ey Siyon kızı[Yeruşalim kenti ve sakinleri. Siyon’un anlamı: Kale burcu.].
İşte Hükümranın, eşeğin yavrusu sıpaya binmiş geliyor.”
16 Öğrencileri olanları başlangıçta
anlamadılar. Ama İsa yüceltilince bunların Kitap’ta O’na ilişkin yazılı
olduğunu ve tam o biçimde kendisini karşıladıklarını anımsadılar.
17 Lazar’ı mezardan çağırıp ölüler arasından
kaldırdığında İsa’yla birlikte bulunanlar olaya tanıklık ediyordu.
18 Bu nedenle topluluk O’nu karşılamaya çıktı;
çünkü O’nun bu belirtiyi yaptığını duymuşlardı.
19 Bunun üzerine Ferisiler birbirlerine,
“Görüyorsunuz ya” dedi, “Hiçbir işe yaramıyorsunuz. İşte tüm dünya O’nun ardı
sıra gidiyor.”
Bir
Onaylama Seslenişi
20 Kutlayışta tapınmak için Yeruşalim’e
çıkanlar arasında bazı Yunanlılar da vardı.
21 Bunlar Galile’nin Beytsayda kentinden olan
Filippos’a yaklaşıp, “Efendi, İsa’yı görmek istiyoruz” dediler.
22 Filippos varıp Andreas’a bilgi iletti.
Andreas’la Filippos da bunu İsa’ya bildirdi.
23 İsa, “İnsanoğlu’nun yüceltileceği saat
geldi” dedi.
24 “Size önemle belirtirim: Yere düşüp de
ölmeyen buğday tanesi tek başına kalır. Ama ölürse bol ürün getirir.
25 Canını seven onu yitirir. Bu dünyada canını
hiçe sayan ise onu sonsuz yaşam için saklar.
26 Bana hizmet etmek isteyen ardım sıra gelsin.
Öyle ki ben neredeysem, bana hizmet eden de orada bulunsun. Kim bana hizmet ederse
Baba onu onurlandıracaktır.
27 “Şu anda canım sıkıntıyla çalkanıyor. Ne
demem gerekir? ‘Ya Baba, beni bu saatten kurtar’ mı? Ama ben bunun için bu
saate gelmiş bulunuyorum.
28 Ya Baba, adını yücelt.” Bunun üzerine gökten
bir ses geldi: “Yücelttim, yine de yücelteceğim.”
İsa Ölümünü
Açıklıyor
29 Orada dururken bunu duyan halk, “Gök
gürledi” dedi. Kimisi de, “Bir melek O’nunla konuştu” diyordu.
30 Ama İsa, “Bu ses benim için değil, sizin
için geldi” dedi.
31 “Bu dünyanın yargısı şimdidir. Bu dünyanın
başkanı*[iblis] şimdi
dışarı atılacaktır.
32 Bense, yerden yükseltildiğimde herkesi
kendime çekeceğim.”
33 Bu sözü nasıl bir ölümle öleceğini belirtmek
için söylemişti[İsa çarmıha
çakılarak öleceğini anlatıyor (bkz. 3:14; 8:28)].
34 Bunun üzerine topluluk, “Ruhsal yasadan
duyduğumuza göre, Mesih tüm sonsuzluk boyunca kalacaktır” diye yanıtladı.
“Öyleyse nasıl oluyor da sen, ‘İnsanoğlu’nun yükseltilmesi gerekir’ diyorsun?
Bu İnsanoğlu denen kimdir?”
35 İsa onlara, “Kısa bir süre daha Işık
aranızda olacak” dedi. “Işığa sahipken yürüyün ki karanlık üzerinize
bastırmasın. Karanlıkta yürüyen nereye gittiğini bilmez.
36 Işığa sahipken Işığa iman edin ki Işık
çocukları olasınız.” İsa bunları söyledikten sonra gidip onlardan gizlendi.
İmansızlıkla
Kösteklenenler
37 Önlerinde bunca belirti yapmış olmasına
karşın O’na iman etmediler.
38 Öyle ki, Yeşaya peygamberin bildirdiği söz
yerine gelsin: “Ya Rab, verdiğimiz habere kim inandı? Ve Rab’bin güçlü bileği
kime açıklandı?”[Yeşaya 53:1]
39 Bu nedenle iman edemiyorlardı. Çünkü Yeşaya
bunun yanı sıra şöyle demiştir:[Yeşaya
6:9,10]
40 “Onların gözlerini görmez etti, Yüreklerini
de katılaştırdı. Gözleriyle görmesinler, Yürekleriyle anlayıp dönmesinler, Ben
de onları iyi etmeyeyim diye..”
41 Yeşaya bunları söylemiştir; çünkü İsa’nın
yüceliğini görerek O’na ilişkin konuşmuştur.
42 Yine de dinsel başkanlardan birçoğu İsa’ya
iman etti. Ama Ferisiler’den gelen korku nedeniyle sinagog dışı edilmemek için
bunu açıkça söylemediler.
43 İnsan onayını Tanrı onayından üstün
tuttular.
Çağrıyı
Geri Çevirenin Yargılanması
44 İsa yüksek sesle, “Bana iman eden bana
değil, beni gönderene iman etmiş sayılır” dedi.
45 “Beni gören de beni göndereni görür.
46 Bana iman eden karanlıkta kalmasın diye
dünyaya Işık olarak geldim.
47 Söylediklerimi işitip de tutmayanı ben
yargılamayacağım. Çünkü dünyayı yargılamak için değil kurtarmak için geldim.
48 Beni kabul etmeyip söylediklerimi
değerlendirmeyeni yargılayacak biri var: Söylediğim söz. Son Gün onu bu söz
yargılayacaktır.
49 “Çünkü ben kendiliğimden konuşmadım. Ne
diyeceğimi, ne konuşacağımı beni gönderen Baba buyurdu.
50 O’nun buyruğu ise sonsuz yaşam olduğunu
biliyorum. Bunun için, konuştuğum her sözü Baba’nın bana bildirdiği gibi
söylüyorum.”
ÖĞRENCİLERE ÖZEL AÇIKLAMA ve
ÖĞRETİ
İsa’ya Özgü
Alçakgönüllülük
BÖLÜM 13
1 Passah kutlayışından önce İsa bu dünyadan
ayrılıp Baba’ya gitme saatinin geldiğini biliyordu. Dünyada kendisinin olanları
hep sevmişti. Onları sonuna dek sevdi.
2 Akşam yemeği sürerken iblis, Simon oğlu
Yahuda İşkaryot’un yüreğine İsa’yı ele verme düzenini koymuş bulunuyordu.
3 İsa Baba’nın her şeyi kendi ellerine
verdiğini biliyordu. Tanrı’dan gelmişti O ve yine Tanrı’ya gidiyordu.
4 Yemekten kalktı; giysilerini bir yana
koydu, bir havlu alıp beline sardı.
5 Sonra leğene su koyup öğrencilerin
ayaklarını yıkamaya ve beline sarılı havluyla kurulamaya koyuldu.
6 Simon Petros’a geldiğinde o, “Ya Rab”
dedi. “Sen mi benim ayaklarımı yıkıyorsun?”
7 İsa, “Ne yaptığımı şimdi anlamıyorsun, ama
ileride anlayacaksın” diye yanıtladı.
8 Petros, “Hiçbir zaman ayaklarımı
yıkamayacaksın” dedi. İsa, “Yıkamazsam yanımda payın olmaz” yanıtıyla onu
aydınlattı.
9 Simon Petros, “Öyleyse” dedi, “Ya Rab,
salt ayaklarımı değil, ellerimi de başımı da yıka!”
10 İsa, “Yıkananın ayaklarından başka yerinin
yıkanmaya gereksinimi yoktur” dedi. “O tümden temizdir. Siz de temizsiniz; ama
hepiniz değil.”
11 Çünkü İsa kendisini ele verecek olanı
biliyordu. Bunun için, “Hepiniz temiz değilsiniz” demişti.
12 Onların ayaklarını yıkadıktan sonra kuşanıp
sofraya oturdu. “Size ne yaptığımı biliyor musunuz?” diye sordu.
13 “Beni Öğretmen ve Rab olarak
adlandırıyorsunuz ve doğru söylüyorsunuz. Çünkü ben O’yum.
14 Ben Rab ve Öğretmen’ken ayaklarınızı
yıkadığıma göre, siz de birbirinizin ayaklarını yıkamakla yükümlüsünüz.
15 Size bir örnek gösterdim; yaptığımın
aynısını siz de birbirinize yapasınız diye.
16 Size önemle belirtirim; uşak efendisinden
üstün değildir. Ne de gönderilen kendisini gönderenden üstündür.
17 Şimdi bunları bildiğinize göre, uygulayın ki
mutlu olasınız.”
Sofrada
Haber Verilen Hainlik
18 “Hepiniz için söylemiyorum. Ben kimleri
seçtiğimi biliyorum. Ama Kutsal Yazı yerine gelmeli: “‘Ekmeğimi yiyen Bana
karşı ökçesini kaldırdı.’[Mezmur
41:9]
19 “Bunları size olmadan önce, şimdiden
söylüyorum. Öyle ki, olunca benim O olduğuma iman edesiniz.
20 Size önemle belirtirim; gönderdiğim kişiyi
kabul eden beni kabul eder. Beni kabul eden de beni göndereni kabul eder.”
21 Bunları söyledikten sonra İsa ruhunda
üzüntüyle çalkandı ve açıkça tanıklık ederek, “Size önemle belirtiyorum” dedi,
“İçinizden biri beni ele verecek”
22 Öğrenciler kime ilişkin konuştuğunun
şaşkınlığı içinde birbirlerine bakıyordu.
23 İçlerinden biri sofrada İsa’nın bağrına
yaslanmıştı. İsa onu severdi.
24 Simon Petros ona işaret ederek, “Kimden söz
ettiğini sor” dedi.
25 O da, İsa’nın göğsüne yaslanmış durumda
sordu: “Ya Rab, kimdir o?”
26 İsa, “Ekmek lokmasını banıp kime verirsem
odur” diye yanıtladı. Ardından bir lokma ekmek aldı, banıp Simon oğlu Yahuda
İşkaryot’a verdi.
27 Yahuda lokmayı aldığı anda şeytan onun içine
girdi. İsa ona, “Ne yapacaksan tez yap” dedi.
28 Sofrada oturanlardan hiçbiri ona niçin bunu
söylediğini anlayamadı.
29 Para kesesi Yahuda’da olduğundan içlerinden
bazıları İsa’nın, “Passah’ta bize gerekli şeyleri satın al” ya da, “Yoksullara
bir şey ver” dediğini sanıyordu.
30 Yahuda lokmayı alınca hemen dışarıya çıktı.
Geceydi.
Buyrukların
Özeti
31 Yahuda dışarıya çıkınca İsa, “Şimdi
İnsanoğlu yüceltildi” dedi. “Tanrı da O’nda yüceltildi.
32 Eğer Tanrı O’nda yüceltildiyse, Tanrı da
O’nu kendinde yüceltecektir. Hem de O’nu hemen yüceltecektir.
33 Sevgili çocuklar, kısa bir süre daha sizinle
birlikteyim. Beni arayacaksınız; ama Yahudi yetkililere söylediğim gibi şimdi
de size söylüyorum: Gittiğim yere siz gelemezsiniz.
34 “Size yeni bir buyruk bildiriyorum:
Birbirinizi sevin. Tıpkı benim sizleri sevdiğim gibi, siz de birbirinizi sevin.
35 Birbirinize karşı sevgi taşırsanız,
öğrencilerim olduğunuzu herkes anlayacak.”
36 Simon Petros O’na sordu: “Ya Rab, nereye
gidiyorsun?” İsa, “Gittiğim yere şu anda ardım sıra gelemezsin” diye yanıtladı.
“Ama ileride ardım sıra geleceksin.”
37 Petros, “Ya Rab, niçin şimdi ardın sıra
gelemeyeyim?” dedi. “Ben senin için canımı veririm.”
38 İsa, “Benim için canını mı verirsin?” diye
yanıtladı. “Sana önemle belirtirim ki, sen beni üç kez yadsımadan horoz
ötmeyecek.”
Baba’ya
Götüren Yol
BÖLÜM 14
1 “Yüreğiniz sıkıntıyla çalkanmasın,
Tanrı’ya iman edin, bunun yanı sıra bana da iman edin.
2 Babam’ın evinde kalınacak çok yer vardır.
Olmasaydı, size yer hazırlamaya gidiyorum, der miydim?
3 Gidip size yer hazırladıktan sonra,
yeniden gelip sizi yanıma alacağım; öyle ki, benim bulunduğum yerde olasınız.
4 Gideceğim yerin yolunu biliyorsunuz.”
5 Tomas, “Ya Rab, nereye gittiğini
bilmiyoruz ki yolu nasıl bileceğiz?” dedi.
6 İsa, “Yol da, gerçek de, yaşam da Ben’im”
diye yanıtladı. “Ben aracı olmadıkça hiç kimse Baba’ya gelemez.
7 Eğer beni tanımış olsaydınız Babam’ı da
tanırdınız. Artık O’nu biliyorsunuz hem de gördünüz.”
8 Filippos, “Ya Rab, Baba’yı bize göster”
dedi, “Bu bize yeter.”
9 İsa, “Ey Filippos, bunca vakit sizinle
birlikte bulundum da beni tanımadın mı?” diye yanıtladı. “Beni görmüş olan
Baba’yı görmüştür. Sen nasıl, bize Baba’yı göster, diyorsun?
10 Ben Baba’dayım, Baba da bendedir. Buna
inanmıyor musun? Size söylediğim sözleri kendiliğimden söylemiyorum. Bende
kalıcı olan Baba kendi eylemlerini yapmaktadır.
11 Bana inanın; ben Baba’dayım, Baba da
bendedir. Hiç olmazsa bu işler nedeniyle iman edin.
12 “Size önemle belirtirim; bana iman eden,
yaptığım eylemleri kendisi de yapacaktır. Hem de daha üstünlerini yapacak;
çünkü ben Baba’ya gidiyorum.
13 Benim adımla her ne dilerseniz yapacağım.
Öyle ki Baba Oğul’da yüceltilsin.
14 Eğer adımla benden bir şey dilerseniz
yapacağım.”
Kutsal
Ruh’un Gelişi
15 “Eğer beni seviyorsanız buyruklarımı
tutarsınız.
16 Ben de Baba’dan isteyeceğim ve O size başka
bir Avutucu verecek; sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye.
17 Dünyanın kabul edemediği Gerçek Ruhu’dur O.
Dünya O’nu kabul edemez; çünkü O’nu görmez de tanımaz da. Ama siz O’nu
tanırsınız; çünkü O sizinle kalıyor ve içinizde olacaktır.
18 “Sizleri yetim bırakmayacağım; size geri
geleceğim.
19 Kısa bir süre sonra dünya artık beni
görmeyecek. Ama siz beni göreceksiniz. Ben yaşıyorum bu nedenle siz de
yaşayacaksınız.
20 O gün bileceksiniz ki, ben Babam’dayım ve
siz bendesiniz, ben de sizdeyim.
21 “Beni seven buyruklarımı benimseyip tutar.
Beni sevense Babam tarafından sevilecektir. Ben de onu seveceğim ve kendimi ona
açıklayacağım.”
22 Yahuda -İşkaryot değil- O’na, “Ya Rab” dedi.
“Nasıl olur da kendini bize açıklayacaksın, öte yandansa dünyaya
açıklamayacaksın?”
23 İsa, “Beni seven sözümü tutacaktır” diye
yanıtladı. “Babam da onu sevecek, hem de ona gelip yanında konut kuracağız.
24 Beni sevmeyen, sözlerimi tutmaz. İşittiğiniz
söz ise benim değil, beni gönderen Baba’nındır.
25 Bunları daha yanınızdayken söyledim.
26 Baba’nın adımla göndereceği Avutucu -Kutsal
Ruh- size her şeyi öğretecek ve tüm söylediklerimi anımsatacaktır.
27 “Sizlere esenlik bırakıyorum. Size kendi
esenliğimi veriyorum. Ben size dünyanın verdiği gibi vermiyorum. Yüreğiniz
sarsılmasın ne de korksun.
28 ‘Gidiyorum ama yine size geleceğim’ dediğimi
duydunuz. Eğer beni seviyorsanız, Baba’ya gittiğim için sevinç duyarsınız.
Çünkü Baba benden üstündür.
29 Bunu sizlere şimdi, olmadan önce bildirdim.
Öyle ki, olunca iman edesiniz.
30 Bundan böyle sizinle uzun boylu
konuşmayacağım. Çünkü bu dünyanın başkanı geliyor ve onun benim üzerimde hiçbir
yetkisi yoktur.
31 Ama dünya Baba’yı sevdiğimi anlasın diye,
Baba’nın bana verdiği buyruk uyarınca iş görüyorum ben. “Kalkın, buradan
gidelim.”
İsa’yla
İnanlısı - Asmayla Çubuk Tanımı
BÖLÜM 15
1 “Ben gerçek asmayım Babam da bağcıdır.
2 O, bende ürün vermeyen her çubuğu keser;
ürün veren her çubuğu ise daha bol ürün versin diye budayıp temizler.
3 Size söylediğim sözle siz zaten
temizsiniz.
4 Bende kalın, ben de sizde. Çubuk asmada
kalmazsa kendiliğinden ürün veremediği gibi siz de bende kalmazsanız ürün
veremezsiniz.
5 Ben asmayım, sizler çubuklarsınız. Bende
kalan, benim de kendisinde kaldığım kişi bol ürün verir. Çünkü bensiz hiçbir
şey yapamazsınız.
6 Kim bende kalmazsa, asma çubuğu gibi
dışarı atılıp kurur. Onları toplayıp ateşe atarlar ve orada yanar.
7 Eğer bende kalırsanız sözlerim de sizde
kalırsa, her ne isterseniz dileyin ve size verilecektir.
8 Babam bununla, yani bol ürün vermenizle
yüceltilir; böylece öğrencilerim olursunuz.
9 Baba’nın beni sevdiği gibi ben de sizleri
sevdim. Sevgimde kalın.
10 Buyruklarımı tutarsanız sevgimde kalırsınız.
Nasıl ki ben Babam’ın buyruklarını tuttum ve O’nun sevgisinde kalıyorum.
11 Bunları size söyledim; bendeki sevinci
duyasınız ve içiniz sevinçle dolsun diye.
12 Buyruğum şudur: Birbirinizi sevin, tıpkı
benim sîzleri sevdiğim gibi..
13 Kimsede insanın dostları yararına canını
vermesinden daha üstün sevgi yoktur.
14 Eğer size buyurduklarımı yaparsanız
dostlarımsınız.
15 Bundan böyle size uşak demeyeceğim. Çünkü
uşak efendisinin ne yaptığını bilmez. Size dostlarım diyorum. Çünkü Babam’dan
işittiğim her şeyi size bildirdim.
16 Siz beni seçmediniz; ben sizi hem seçtim,
hem de sizleri atadım. Gidip ürün veresiniz ve ürününüz kalıcı olsun diye. Öyle
ki, adımla Baba’dan her ne dilerseniz size versin.
17 Birbirinizi sevesiniz diye size bu
buyrukları verdim.”
Dünyanın
Düşmanlığı
18 “Eğer dünya size kin beslerse bilesiniz ki,
sizden önce bana kin beslemiştir.
19 Eğer dünyadan olsaydınız dünya kendisine
bağlı olanı severdi. Dünyadan değilsiniz ama ben sizi dünyadan seçtim. Bu
yüzden dünya size kin besliyor.
20 Size söylediklerimi anımsayın; uşak
efendisinden üstün değildir. Eğer bana baskıda bulundularsa sizlere de baskıda
bulunacaklar. Eğer sözümü tuttularsa sizinkini de tutacaklar.
21 Bunların tümünü adıma bağlılığınız nedeniyle
size yapacaklar; çünkü beni göndereni tanımıyorlar.
22 “Gelmemiş ve onlarla konuşmamış olsaydım
günahları olmayacaktı. Ama şimdi günahları için özürleri yoktur.
23 Bana kin besleyen, Babam’a da kin besler.
24 Başka hiç kimsenin yapmadığı eylemleri
onların arasında yapmamış olsaydım günahları olmayacaktı. Ama şimdi gördüler,
yine de hem bana hem de Babam’a kin güttüler.
25 Kaldı ki, ruhsal yasalarında yazılı sözü
doğruluyor bu: “‘Bana nedensiz kin beslediler.’[Mezmur 35:19; 69:4]
26 “Baba’dan sizlere göndereceğim Avutucu,
Gerçek Ruhu[bkz. 14:16,17]
gelince -ki O Baba’dan gelir- bana
tanıklık edecektir.
27 Siz de tanıklık edeceksiniz. Çünkü
başlangıçtan beri benimle birliktesiniz.”
Göksel
Eleştirici
BÖLÜM 16
1 “Kösteklenmeyesiniz diye bunları size
söyledim.
2 Sizleri sinagog dışı edecekler. Gerçekten,
öyle bir dönem geliyor ki, sizi öldüren herkes Tanrı’ya hizmet ettiğini
sanacak.
3 Bunları yapacaklar çünkü ne Baba’yı
tanıdılar, ne de beni.
4 Ama bunları size söyledim. Öyle ki,
dediklerimin vakti geldiğinde bunları size bildirdiğimi anımsayasınız. “Bunları
size başlangıçtan bildirmedim, çünkü sizinle birlikteydim.
5 Ama şimdi beni gönderene gidiyorum.
İçinizden hiçbiri bana, ‘Nereye gidiyorsun?’ diye sormuyor.
6 Bunları söylediğim için yüreğiniz
üzüntüyle doldu.
7 Ama size gerçeği konuşuyorum. Gitmem sizin
için daha elverişlidir; çünkü gitmezsem Avutucu size gelmez. Ama gidersem O’nu
size gönderirim.
8 O gelince dünyayı günaha, doğruluğa ve
yargıya ilişkin kınayacaktır.
9 Günaha ilişkin, çünkü bana iman etmezler.
10 Doğruluğa ilişkin, çünkü Baba’ya gidiyorum;
artık beni göremezsiniz.
11 Ve yargıya ilişkin, çünkü bu dünyanın
başkanı yargılandı.
12 “Size söyleyecek daha çok sözüm vardır. Ama
şu anda bunlara katlanamazsınız.
13 Oysa O - Gerçek Ruhu- gelince sizi tüm
gerçeğe yöneltecektir. Çünkü kendiliğinden konuşmayacak, duyduklarını
söyleyecek ve ileride olacakları size bildirecek.
14 O beni yüceltecek, çünkü benim olandan alıp
sizlere bildirecek.
15 Baba’nın her nesi varsa benimdir. Bu nedenle
benimkinden alıp sizlere bildirecek dedim.”
Üzüntü ve
Sevinç
16 “Kısa bir süre sonra beni görmeyeceksiniz.
Yine kısa bir süre sonra beni göreceksiniz.”
17 Öğrencilerinden bazıları birbirlerine, “Ne
demek istiyor?” diye sordular. “‘Kısa bir süre sonra beni görmeyeceksiniz ve
yine kısa bir süre sonra beni göreceksiniz’ diyor. Bunun yanı sıra da, ‘Çünkü
Baba’ya gidiyorum’ diyor.
18 Bu kısa bir süre dediği ne olabilir? Ne
dediğini anlamıyoruz” diyerek söyleniyorlardı.
19 İsa kendisine soru sormak istediklerini
biliyordu. Onlarla şu yolda konuştu: “‘Kısa bir süre sonra beni görmeyeceksiniz
ve yine kısa bir süre sonra beni göreceksiniz’ dememi mi tartışıyorsunuz?
20 Size önemle belirtirim ki, ağlayıp
dövüneceksiniz, ama dünya sevinecektir. Üzüntüde çalkanacaksınız, ama üzüntünüz
sevince dönüşecek.
21 Kadın doğuracağı vakit sancı çeker; çünkü
saati gelmiştir. Ama çocuğu doğurduktan sonra çektiği acıyı artık anımsamaz,
çünkü dünyaya bir insan doğmasının sevinci içindedir.
22 Sizler de şimdi üzüntü içindesiniz. Ama sizi
yeniden göreceğim ve yüreğiniz sevinçle dolacak. Bu sevincinizi hiç kimse
sizden çekip alamaz.
23 O gün gelince benden hiçbir şey
sormayacaksınız. Size önemle belirtiyorum; Baba’dan benim adımla her ne
dilerseniz size verecektir.
24 Şu ana dek adımla hiçbir şey dilemediniz.
Dileyin alacaksınız; öyle ki sevinciniz dolup taşsın.”
Dünyaya
Üstün Gelen
25 “Bunları size simgelerle bildirdim. Gayrı
simgelerle konuşmayacağım zaman geliyor. Size Baba’ya ilişkin açık bilgi
vereceğim.
26 O gün benim adımla dileyeceksiniz. Baba’ya
size ilişkin istekte bulunacağımdan söz etmiyorum.
27 Çünkü Baba beni sevdiğiniz ve Tanrı’dan
geldiğime iman ettiğiniz için sizi sever.
28 Baba’dan gönderildim ve dünyaya geldim. Yine
dünyayı bırakıp Baba’ya gidiyorum.”
29 Öğrencileri, “Bak şimdi açık açık
konuşuyorsun” dediler. “Ve hiçbir simge kullanmıyorsun.
30 Şimdi anlıyoruz ki, her şeyi biliyorsun.
Kimsenin sana soru sormasına da gerek görmüyorsun. Bu nedenle, Tanrı’dan
geldiğine iman ediyoruz.”
31 İsa, “Şimdi iman ediyor musunuz?” dedi.
32 “Her birinizin darmadağın olup kendi yerine
gideceği, beni de tek başıma bırakacağı saat geliyor; geldi bile. Ama yalnız
değilim çünkü Baba benimle birliktedir.
33 Bende esenliğiniz olsun diye size bunları
söyledim. Dünyada acı çekeceksiniz, ama yürekli olun. Ben dünyayı yendim.”
İsa’nın
İnanlılar İçin Duası
BÖLÜM 17
1 İsa bunları söyledikten sonra gözlerini
göğe yükselterek dua etti: “Ya Baba, vakit geldi. Oğlunu yücelt ki Oğul da seni
yüceltsin.
2 Çünkü sen O’na tüm insanlık üzerinde yetki
verdin; öyle ki O’na verdiklerinin tümüne sonsuz yaşam versin.
3 Sonsuz yaşam, seni tek gerçek Tanrı’yı ve
göndermiş olduğun İsa Mesih’i bilmeleridir.
4 Seni yeryüzünde yücelttim. Yapmam için
bana verdiğin işi sonuçlandırdım.
5 Şimdi ya Baba, dünya olmadan önce yanında
taşıdığım yücelikle katında beni yücelt.
6 “Dünyadan bana vermiş olduğun insanlara
adını açıkladım. Şenindiler; onları bana verdin ve sözünü tuttular.
7 Şimdi biliyorlar ki bana verdiklerinin
tümü sendendir.
8 Bana verdiğin sözleri onlara verdim. Onlar
da kabul etti. Gerçekten senden geldiğimi anladılar ve beni senin gönderdiğine
iman ettiler.
9 “Onlar için dilekte bulunuyorum. Dünya
için değil, bana verdiklerin için dilekte bulunuyorum. Çünkü onlar senindir.
10 Benimkilerin tümü senindir, seninkiler de
benim. Ve ben onlarda yüceldim.
11 Artık dünyada değilim, ama onlar dünyadadır.
Sana geliyorum, ya kutsal Baba! Bana vermiş olduğun adınla onları koru ki bizim
gibi bir olsunlar.
12 Onlarla birlikte olduğum sürece bana vermiş
olduğun adının gücüyle onları korudum. Onları sakladım, mahvolan oğuldan başka
onlardan hiçbiri mahvolmadı. Öyle ki, Kutsal Yazı yerine gelsin.
13 Ama şimdi sana geliyorum ve sevincim
kendilerinde tümlensin diye bu sözleri dünyadayken söylüyorum.
14 Onlara sözünü bildirdim ve dünya onlara
karşı kin besledi. Çünkü ben dünyadan olmadığım gibi onlar da dünyadan
değiller.
15 Onları dünyadan kaldırman için değil, kötü
olandan koruman için dilekte bulunuyorum.
16 Ben dünyadan olmadığım gibi onlar da
dünyadan değiller.
17 Onları gerçek aracılığıyla kutsal kıl.*
Senin sözün gerçektir.
18 Beni dünyaya gönderdiğin gibi, ben de onları
dünyaya gönderdim.
19 Onlar yararına ben kendimi kutsuyorum; öyle
ki, onlar da gerçekte kutsal kılınsın.
20 “Yalnız onlar için değil, onların
bildirisiyle bana iman edenler için de dilekte bulunuyorum.
21 Öyle ki, tümü bir olsun. Senin bende, benim
de sende olduğum gibi, ya Baba, onlar da bizde olsun. Böylece beni senin
gönderdiğine dünya iman etsin.
22 “Bana verdiğin yüceliği onlara verdim; bizim
bir olduğumuz gibi onlar da bir olsun diye.
23 Ben onlarda sen de bende, böylece onlar
birliğin doruğuna eriştirilsin; ta ki dünya beni senin gönderdiğini ve beni
sevdiğin gibi onları da sevdiğini anlasın.
24 “Ey Baba, bana verdiklerinin benim
bulunduğum yerde, benimle birlikte olmalarını istiyorum. Öyle ki, bana vermiş
olduğun yüceliğimi görsünler. Çünkü sen beni dünyanın kuruluşundan önce sevdin.
25 Ya adaletli Baba! Dünya seni bilmedi, ama
ben seni biliyorum. Bunlar da beni senin gönderdiğini biliyorlar.
26 Adını onlara bildirdim ve bildireceğim. Öyle
ki, bana taşıdığın sevgi onlarda olsun; ben de onlarda olayım.”
İSA’NIN ÇARMIHA ÇAKILIŞI VE
DİRİLİŞİ
İsa’nın
Tutuklanması
BÖLÜM 18
1 İsa duasında bunları söyledikten sonra,
öğrencileriyle birlikte Kidron Deresi’nin karşı yakasına geçti. Orada bir bahçe
vardı. İsa ile öğrencileri oraya girdi.
2 O’nu ele veren Yahuda da bu bahçeyi
biliyordu. Çünkü İsa öğrencileriyle çoğu kez orada buluşurdu.
3 Yahuda yanına bir asker birliği ve
başrahiplerle Ferisiler’in gönderdiği kolcuları aldı. Fenerlerle, meşalelerle,
silahlarla oraya geldiler.
4 İsa başına geleceklerin tümünü bildiğinden
ileriye doğru adım atarak onlara sordu: “Kimi arıyorsunuz?”
5 “Nasıralı İsa’yı” dediler. İsa, “Ben’im”
diye yanıtladı. İsa’yı ele veren Yahuda da onlarla birlikte duruyordu.
6 İsa onlara, “Ben’im” der demez, geri geri
çekilip yere düştüler.
7 Bunun üzerine İsa yeniden, “Kimi
arıyorsunuz?” diye sordu. “Nasıralı İsa’yı” dediler.
8 İsa yanıtladı: “Size benim, dedim. Madem
beni arıyorsunuz, bırakın bunları gitsinler.”
9 Söylediği şu söz yerine gelsin diye oldu
bu: “Bana verdiklerinden hiçbirini yitirmedim.[bkz. 17:12]”
10 Simon Petros yanında taşıdığı kılıcı çekerek
başrahibin uşağına indirdi ve onun sağ kulağını kesti. Uşağın adı Malhos’tu.
11 İsa Petros’a, “Kılıcını kınına koy” dedi.
“Baba’nın bana vermiş olduğu bardağı içmeyecek miyim?”
İsa
Kurul’un Önünde
12 Bundan sonra asker birliğiyle komutan ve
Yahudi yetkililerin kolcuları İsa’yı tutup bağladı.
13 Önce Hanna’ya götürdüler. Çünkü Hanna o yıl
başrahiplik eden Kayafas’ın kayınbabasıydı.
14 Halk yararına bir tek kişinin ölmesi daha
iyidir diye Yahudi yetkililere öğüt veren Kayafas idi.
Petros’un
Yadsıması
15 Simon Petros’la başka bir öğrenci İsa’nın
ardı sıra geliyordu. Bu öğrenci başrahibin tanışı olduğundan, İsa’yla birlikte
başrahibin avlusuna girdi.
16 Petros dışarıda kapının yanında duruyordu.
Başrahibin tanışı olan öbür öğrenci çıkıp kapıyı gözleyen hizmetçi kızla
konuştu ve Petros’u içeri getirdi.
17 Kapıcı kız Petros’a sordu: “Sen de bu adamın
öğrencilerinden biri değil misin?” Petros, “Hayır, değilim” dedi.
18 Bu arada uşaklarla kolcular yaktıkları kömür
ateşinin yanında dikilmiş ısınıyorlardı. Çünkü hava soğuktu. Petros da onlarla
birlikte durmuş ısınıyordu.
İsa’nın
Sorguya Çekilmesi
19 Başrahip İsa’yı, öğrencileri ve öğretisiyle
ilgili konularda sorguya çekti.
20 İsa onu yanıtladı: “Ben dünyaya apaçık
konuştum. Her zaman bütün Yahudiler’in toplandıkları sinagogta ve tapınakta
öğrettim. Gizlide hiçbir şey konuşmadım.
21 Niçin beni sorguya çekiyorsun? Kendilerine
ne söylediğimi beni işitenlerden sor. Onlar ne konuştuğumu bilirler.”
22 İsa bunları söyleyince orada dikilen
kolculardan biri, “Başrahibi böyle mi yanıtlıyorsun?” diyerek O’na bir tokat
indirdi.
23 İsa ona, “Eğer haksız bir şey dediysem
haksızlığımı belirt” dedi. “Ama doğruysa niçin bana vuruyorsun?”
24 Bunun üzerine Hanna O’nu bağlanmış durumda
başrahip Kayafas’a gönderdi.
Petros’un
Yeni Baştan Yadsıması
25 Bu arada Simon Petros durmuş ısınıyordu.
Kendisine, “Sen de O’nun öğrencilerinden değil misin?” diye sordular. O
yadsıdı: “Hayır, değilim!”
26 Başrahibin uşaklarından biri -Petros’un
kulağını kestiği adamın bir akrabası-, “Seni bahçede O’nunla birlikte görmedim
mi?” diye sordu.
27 Petros yeni baştan yadsıdı ve o an horoz
öttü.
Pilatus’un
Önünde
28 Sabah erkendi. İsa’yı Kayafas’ın evinden
vali konağına götürdüler. Ama Yahudi yetkililer vali konağına girmedi; dinsel
temizlik kuralları bozulmasın, böylelikle Passah’ı yiyebilsinler diye.
29 Bu nedenle Pilatus dışarıya, onların yanına
çıkıp, “Bu adamı neyle suçluyorsunuz?” diye sordu.
30 “Kötülük etmemiş olsaydı, O’nu sana teslim
etmezdik” diye yanıtladılar.
31 Pilatus, “O’nu alın, kendi yasanız uyarınca
yargılayın” dedi. Yahudi yetkililer, “Bizim kimseyi öldürmeye yetkimiz yoktur”
diye yanıt verdiler.
32 İsa’nın ne tür ölümle öleceğini belirterek
söylemiş olduğu söz yerine gelsin diye oldu bu.
33 Bunun üzerine Pilatus yeniden vali konağına
girdi ve İsa’yı çağırarak sordu: “Sen Yahudiler’in Kralı mısın?”
34 İsa, “Bunu kendiliğinden mi söylüyorsun,
yoksa başkaları mı sana benden söz etti?” diye yanıtladı.
35 Pilatus, “Nasıl? Ben Yahudi miyim?” dedi.
“Seni kendi ulusun ve başrahipler tutuklayıp bana teslim etti. Ne yaptın?”
36 İsa, “Benim krallığım bu dünyadan değildir”
diye yanıtladı. “Krallığım bu dünyadan olmuş olsaydı, buyruğumdakiler Yahudi
yetkililere teslim edilmemi önlemek için savaşırdı. Ama benim krallığımın
burasıyla hiçbir ilgisi yoktur.”
37 Pilatus, “Demek Kral’sın, öyle mi?” diye
sordu. İsa, “Kral olduğumu sen söylüyorsun” diye yanıtladı. “Ben bunun için
doğdum, gerçeğe tanıklık edeyim diye dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes
sesime kulak verir.”
38 Pilatus, “Gerçek nedir?” diye sordu. Pilatus
bu sorudan sonra yine dışarıya, Yahudiler’in yanına çıkıp onlara, “Ben O’nu
suçlayacak hiçbir neden bulamıyorum” dedi.
İsa Ölüm
Yargısı Giyiyor
39 “Ama Passah’ta sizlere birisini salıvermem geleneğinizdir.
Size Yahudiler’in Kralı’nı salıvermemi ister misiniz?”
40 Yeni baştan bağırtılarla yanıt verdiler: “Bu
adamı değil, Bar-Abbas’ı[bkz. Matta
27:17] sal!” Bar-Abbas’a gelince, o bir eşkıya idi.
BÖLÜM 19
1 Bunun üzerine, Pilatus İsa’yı tutup kamçılattı.
2 Askerler O’nun başına dikenlerden
çattıkları bir taç taktı. O’nu erguvan çiçeği renginde bir giysiyle kuşattılar.
3 Yanına sokulup, “Selam, ey Yahudiler’in
kralı!” diyerek yüzüne tokat ardına tokat indiriyorlardı.
4 Pilatus yine dışarıya çıkıp topluluğa,
“İşte O’nu dışarıya, size getiriyorum” dedi. “Öyle ki, kendisinde hiçbir suç
nedeni bulmadığımı anlayasınız.”
5 Böylece, İsa dikenlerden çatma tacıyla ve
erguvan çiçeği rengindeki giysisiyle dışarıya çıktı. Pilatus onlara, “İşte o
adam!” dedi.
6 Başrahiplerle kolcular İsa’yı görünce,
“Çarmıha çak, çarmıha çak!” diye bağırdılar. Pilatus onlara, “Siz O’nu alıp
çarmıha çakın” dedi. “Çünkü ben kendisinde hiçbir suç nedeni bulmuyorum.”
7 Yahudi yetkililer onu, “Bizim ruhsal
yasamız vardır ve ruhsal yasamız uyarınca O’nun ölmesi gerekir“ diye
yanıtladılar. “Çünkü kendisini Tanrı’nın Oğlu kıldı.”
8 Bu sözü duyunca Pilatus’un korkudan içi
titredi.
9 Yeniden vali konağına gidip İsa’ya,
“Neredensin?” diye sordu. Ama İsa ona karşılık vermedi.
10 Pilatus, “Bana söz söylemiyor musun?” dedi.
“Seni salıvermeye de, çarmıha çakmaya da yetkim olduğunu bilmiyor musun?”
11 İsa, “Sana yukarıdan verilmeseydi, benim
üzerimde hiçbir yetkin olmazdı” dedi. “Bu yüzden beni senin ellerine verenin
günahı daha ağırdır.”
12 Pilatus bu sözler karşısında O’nu
salıvermeye uğraştı. Ama Yahudiler var güçleriyle bağırdılar: “Eğer bu adamı
salıverirsen, Kayser’in dostu değilsin. Kendisini kral ilan eden herkes
Kayser’e başkaldırmış sayılır.”
13 Pilatus bu sözleri duyunca İsa’yı dışarıya
getirdi. Kendisi de Taş Kaldırım -İbranice’de Gabbata- denilen yerde yargı
kürsüsüne oturdu.
14 Passah’ın Hazırlık günüydü[Hazırlık Günü: Cuma. Kutsal Gün olan Şabat’tan (Cumartesi) önceki gün;
İsrailliler’in Passah’ı Nisan’da dolunayı izleyen Şabat’tır], öğleyin
saat on iki sularıydı. Pilatus Yahudiler’e, “İşte kralınız!” dedi.
15 “Irak olsun, ırak olsun; O’nu çarmıha çak!”
diye bağırdılar. Pilatus, “Kralınızı mı çarmıha çakayım?” diye sordu.
Başrahipler, “Bizim Kayser’den başka kralımız yoktur” diye karşılık verdiler.
16 Sonunda çarmıha çakılmak üzere İsa’yı onlara
teslim etti. Bunun üzerine İsa’yı aldılar.
İsa Çarmıha
Çakılıyor, Giysileri de Paylaşılıyor
17 Haçını yüklenerek, adı Kafatası olan
-İbranice’de Golgota denilen- yere çıktı.
18 Orada O’nu ve iki kişiyi daha çarmıha
çaktılar. Biri bir yanda öbürü öte yanda; İsa ise ortadaydı.
19 Pilatus bir belge yazarak haçın üstüne astı.
Yazılan şuydu: NASIRALI İSA, YAHUDİLERİN KRALI.
20 İbranice, Latince ve Yunanca yazılan bu
belgeyi Yahudiler’den birçok kişi okudu. Çünkü İsa’nın çarmıha çakıldığı yer
kente yakındı.
21 Bunu gören Yahudiler’in başrahipleri
Pilatus’a, “Yahudiler’in Kralı diye yazma” dediler. “Kendisi, ‘Ben Yahudiler’in
Kralıyım’ dedi diye yaz.”
22 Pilatus, “Ne yazdımsa yazdım” diyerek
yanıtladı.
23 Askerler İsa’yı çarmıha çaktıktan sonra
giysilerini alıp her bir askere birer pay vermek amacıyla dörde böldüler.
Harmanisini de aldılar. Ama bu tek parçadan oluşmuş dikişsiz bir dokumaydı.
24 Bu nedenle birbirlerine, “Gelin bunu
yırtmayalım” dediler. “Kimin payına düşeceğini bulmak için kura çekelim.”
Böylelikle şu Kutsal Yazı yerine geliyordu: “Giysilerimi aralarında
paylaştılar, Harmanim üzerine kura çektiler.” İşte askerler bunları yaptı.[Mezmur 22:18]
25 İsa’nın haçı yanında annesi, annesinin kız kardeşi,
Klopas’ın karısı Meryem ve Magdalalı Meryem duruyordu.
26 İsa annesiyle sevdiği öğrencisinin orada
durduğunu görünce annesine, “Ya anne[Ey
kadın!], işte oğlun!” dedi.
27 Ardından öğrenciye, “İşte annen!” dedi. O
andan sonra bu öğrenci İsa’nın annesini kendi evine aldı.
İsa’nın
Ölümü
28 İsa artık her şeyin sonuçlandığını
biliyordu. Kutsal Yazı’nın yerine gelmesi için “Susadım” dedi.[Mezmur 22:15]
29 Orada sirke dolu bir kap duruyordu. Sirkeye
daldırılmış bir sünger parçasını bir değneğe takıp O’nun ağzına uzattılar.[Mezmur 69:21]
30 İsa sirkeyi içince, “Sonuçlandı” dedi ve
başını eğip ruhunu verdi.
İsa’nın
Böğrü Deliniyor, Peygamber Sözü Yerine Geliyor
31 Hazırlık günü olduğundan ve Şabat günü
cesetlerin haçta kalmaması gerektiğinden -çünkü o Şabat çok kutsal bir gündü-
Yahudi yetkililer, asılanların bacakları kırılsın cesetleri de kaldırılsın diye
Pilatus’tan dilekte bulundular.
32 Bunun üzerine askerler gelip ilkin birinin,
sonra onunla birlikte çarmıha çakılan öbürünün bacaklarını kırdılar.
33 İsa’ya gelince, O’nun ölmüş olduğunu görerek
bacaklarını kırmadılar.
34 Yine de askerlerden biri böğrünü kargıyla
deldi. Hemen kan ve su aktı.
35 Bunu görmüş olan tanıklık etti; öyle ki,
sizler de iman edesiniz. Onun tanıklığı gerçektir. O doğru söylediğini biliyor[Olaylara tanık olan ve Tanrı esiniyle
yazan Yuhanna].
36 Çünkü bunlar Kutsal Yazı yerine gelsin diye
oldu: “O’nun hiçbir kemiği kırılmayacaktır[bkz.
Mısır’dan Çıkış 12:46; Çölde Sayım 9:12; Mezmur 31:20 (?) 34:20 (?)].”
37 Kutsal Yazı yine şunu bildiriyor: “Bedenini
deldikleri kişiye bakacaklar[bkz.
Zekarya 12:10].”
İsa’nın
Gömülmesi
38 Bu olaylardan sonra, İsa’nın öğrencisiyken
Yahudi yetkililerden korkusu nedeniyle kendisini gizleyen Arimatealı Yusuf,
İsa’nın cesedini kaldırmak için Pilatus’tan dilekte bulundu. Pilatus onayladı.
Bunun üzerine, Yusuf gelip İsa’nın cesedini kaldırdı.
39 İsa’nın yanına ilk kez gece vakti gelmiş
olan Nikodimos da yaklaşık yüz litre* mür ile ödağacı getirdi.
40 İsa’nın cesedini alıp Yahudiler’in ölü gömme
geleneklerine uyarak kokularla birlikte keten bezlere sardılar.
41 İsa’nın çarmıha çakıldığı yerde bir bahçe,
bahçede de içine hiç kimsenin gömülmediği yeni bir mezar vardı.
42 Yahudiler’in Hazırlık Günü olduğundan, mezar
da yakında bulunduğundan, İsa’yı oraya yatırdılar.
Ölüler
Arasından Dirilen
BÖLÜM 20
1 Haftanın ilk günü[Pazar. Şabat
(Cumartesi) haftanın yedinci günüdür] erkenden daha ortalık
karanlıkken, Magdalalı Meryem mezara geldi. Taşın mezardan kaldırılmış olduğunu
görünce
2 koşarak Simon Petros’a ve İsa’nın sevdiği
öbür öğrenciye[Bu yazıyı kaleme alan
Yuhanna] vardı. “Rab’bi mezardan kaldırmışlar” dedi. “O’nu nereye
koyduklarını bilmiyoruz.”
3 Petros’la öbür öğrenci hemen yola düzülüp
mezara yöneldi.
4 İkisi de bir arada koşuyordu. Öbür öğrenci
Petros’tan daha tez seğirtti ve mezara ilk varan o oldu.
5 Eğilip bakınca, keten bezlerin yerde
serili olduğunu gördü. Ama içeriye girmedi.
6 Simon Petros da onun ardı sıra geldi,
mezarın içine[İçi oyuk gömüt]
daldı. Serili duran bezleri gördü.
7 İsa’nın başına sarılmış olan peşkir de
oradaydı; keten bezlerle bir arada değildi, ayrıca dürülmüş duruyordu.
8 Sonra taş mezara ilk varan öbür öğrenci de
içeriye girip gördü ve iman etti.
9 Çünkü İsa’nın ölüler arasından dirilmesi
gerektiğine ilişkin Kutsal Yazı’yı o ana dek anlamamışlardı.
10 Bunun ardından öğrenciler yine evlerine
döndü.
İsa
Magdalalı Meryem’e Görünüyor
11 Meryem dışarıda, mezara dönmüş ağlıyordu.
Ağlayarak eğilip mezarın içine baktı.
12 İsa’nın cesedinin yatmış olduğu yerde biri
baş, öbürü de ayaklar yönünde beyazlara bürünmüş iki meleğin oturduğunu gördü.
13 Melekler, “Ey kadın, niçin ağlıyorsun?” diye
sordu. Meryem, “Çünkü Rabbim’i kaldırmışlar, O’nu nereye koyduklarını
bilmiyorum” diye yanıtladı onları.
14 Bu sözleri söyleyince geriye döndü ve
İsa’nın orada durduğunu gördü. Ama O’nun İsa olduğunu anlamadı.
15 İsa ona, “Ey kadın, niçin ağlıyorsun?” diye
sordu. “Kimi arıyorsun?” Meryem O’nun bahçıvan olduğunu sanarak, “Efendi” dedi.
“O’nu sen kaldırdıysan nereye koyduğunu bildir de kendisini oradan alayım.”
16 İsa, “Meryem!” dedi. Meryem İbranice’de,
“Rabbuni!” dedi. (Bunun anlamı Öğretmen’dir.)
17 İsa Meryem’e, “Bana dokunma” dedi. “Çünkü
daha Baba’nın yanına çıkmadım. Ama kardeşlerime[öğrencilerime] git ve bildir. Babam’ın ve Babanız’ın,
Tanrım’ın ve Tanrınız’ın yanına çıkıyorum.”
18 Magdalalı Meryem varıp öğrencilere Rab’bi
gördüğünü bildirdi, kendisine söylediklerini aktardı.
İsa
Öğrencilerine Görünüyor
19 Haftanın ilk günü -aynı gün akşamleyin-
öğrenciler Yahudi yetkililerin korkusundan kapalı kapıların ardında
toplanmışlardı. İsa oraya geldi, ortada durup onlara, “Üzerinize esenlik olsun”
dedi.
20 Bu sözün ardından elleriyle böğrünü
gösterdi. Öğrenciler Rab’bi görünce sevinçle doldular.
21 İsa onlara yine, “Üzerinize esenlik olsun”
diyerek konuştu. “Baba beni gönderdiği gibi, ben de sizleri gönderiyorum.”
22 Ve bu sözü bildirince onlara üfleyerek,
“Kutsal Ruh’u alın” dedi.
23 “Kimin günahlarını bağışlarsanız,
bağışlanacaktır. Kiminkini bağışlamazsanız öylece kalacaktır.”
İmansızlık
Alt Ediliyor
24 On İkiler’den biri olup İkiz adıyla bilinen
Tomas, İsa geldiğinde onlarla birlikte değildi.
25 Bu nedenle, öbür öğrenciler ona, “Rab’bi
gördük” dediler. Tomas, “O’nun ellerinde çivilerin izlerini görmedikçe,
çivilerin deldiği yerlere de parmağımla değmedikçe ve elimi böğrüne koymadıkça
inanmam” dedi.
26 Aradan sekiz gün geçti. İsa’nın öğrencileri
yine iç odadaydılar. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken İsa
geldi. Ortada durup onlara, “Üzerinize esenlik olsun” dedi.
27 Ardından Tomas’a, “Parmağını buraya getir ve
ellerime bak” dedi. “Elini de uzat ve böğrüme koy. İmansızlığa kapılma, imanlı
ol.”
28 Tomas O’na, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıt
verdi.
29 İsa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?”
dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”
Sevinç
Getirici Haber-İman Kaynağı
30 İsa öğrencilerinin yanında daha birçok
belirti gösterdi. Onlar bu kitapta yazılı değildir.
31 Ama İsa’nın Tanrı’nın Oğlu Mesih olduğuna
iman edesiniz ve iman edip O’nun adıyla yaşama sahip olasınız diye bunlar
yazılmıştır.
OLAYLARIN DORUĞU
Dirilen
İsa’nın Yeni Bir Belirtisi
BÖLÜM 21
1 Bu olaylardan sonra İsa Taberiye Denizi[Galile Denizi] kıyısında
yeniden öğrencilerine açıkça göründü. Bu görünüşü şöyle oldu:
2 Simon Petros, İkiz adını taşıyan Tomas,
Galile’nin Kana kentinden Natanael, Zebedi’nin oğulları ve İsa’nın başka iki
öğrencisi bir aradaydı.
3 Simon Petros öbürlerine, “Ben balık
tutmaya gidiyorum” dedi. Öbürleri, “Biz de seninle geliyoruz” dedi. Çıkıp bir
tekneye bindilerse de, o gece hiçbir şey tutamadılar.
4 Şafak sökerken İsa kıyıda durdu. Ama
öğrenciler O’nun İsa olduğunu anlamadı.
5 İsa, “Çocuklar, balığınız yok mu?”
sorusunu doğrulttu. “Hayır” diye yanıtladılar.
6 İsa, “Ağı teknenin sağ yanına atın,
tutacaksınız” dedi. Bunun üzerine ağı attılar. Ancak balıkların bolluğundan onu
çekmeye güçleri yetmedi.
7 İsa’nın sevdiği öğrenci Petros’a, “Bu
Rab’tir” dedi. Simon Petros O’nun Rab olduğunu duyunca balıkçı gömleğini giyip
-çünkü giysilerini çıkarmıştı- denize atladı.
8 Öbür öğrenciler de balık dolu ağı çekerek
kayıkla yaklaştılar. Çünkü kıyıdan ırakta değildiler; yaklaşık yüz on metre
kadar ötedeydiler.
İsa
Öğrencileriyle Birlikte Yemek Yiyor
9 Karaya ayak basar basmaz, orada kömür
ateşi yandığını gördüler; üstünde balıkla ekmek duruyordu.
10 İsa, “Şimdi tuttuğunuz balıklardan birkaçını
getirin” dedi.
11 Simon Petros tekneye girdi ve yüz elli üç
iri balıkla dolu ağı karaya çekti. Tepe tepe dolu olmasına karşın ağ
yırtılmadı.
12 İsa, “Gelin, kahvaltı edin” dedi.
Öğrencilerden hiçbiri O’na, “Sen kimsin?” diye sormak atılganlığını gösteremedi.
Çünkü O’nun Rab olduğunu biliyorlardı.
13 İsa yaklaştı, ekmeği alıp kendilerine verdi.
Balığı da verdi.
14 Ölüler arasından dirilişinden sonra, İsa’nın
öğrencilere üçüncü görünüşüydü bu.
İsa
Petros’un Sevgisini Deniyor
15 Kahvaltıyı bitirdikten sonra İsa, Simon
Petros’a sordu: “Ey Yuhanna oğlu Simon, beni bunlardan daha çok seviyor musun?”
Petros, “Evet ya Rab, seni sevdiğimi biliyorsun” diye yanıtladı. İsa,
“Kuzularımı otlat” dedi.
16 İsa ikinci kez ona sordu: “Ey Yuhanna oğlu
Simon, beni seviyor musun?” Simon Petros, “Evet, ya Rab, seni sevdiğimi
biliyorsun” diye yanıtlayınca, İsa, “Koyunlarıma çobanlık et” dedi.
17 İsa Petros’a üçüncü kez sordu: “Ey Yuhanna
oğlu Simon, beni seviyor musun?” İsa’nın üçüncü kez, “Beni seviyor musun?” diye
sorması Petros’u üzdü. “Ya Rab” dedi. “Sen her şeyi bilirsin. Seni sevdiğimi de
biliyorsun.” İsa ona, “Koyunlarımı otlat” dedi.
18 “Sana önemle belirtirim; gençken giyinir
kuşanır istediğin yere giderdin. Ama yaşlanınca ellerini uzatacaksın, başkası
seni giydirip kuşatacak ve gitmek istemediğin yere yöneltecek.”
19 Bunu ne tür ölümle Tanrı’yı yücelteceğini
belirtmek için bildirdi[Petros doğal
ölümle ölmedi. İsa’ya imanı yüzünden çarmıha çakıldı]. Bu açıklamadan
sonra ona, “Ardım sıra gel” dedi.
20 Petros ardına dönünce baktı ki, İsa’nın
sevdiği öğrenci geriden geliyor. Akşam yemeğinde O’nun göğsüne yaslanıp, “Ya
Rab, seni ele verecek olan kimdir?” diye soran öğrenciydi bu.
21 Petros onu gördüğünde İsa’ya sordu: “Pekiyi
Rab, ya buna ne olacak?”
22 İsa ona, “Eğer ben gelinceye dek onun
kalmasını istiyorsam bundan sana ne?” dedi. “Sen benim ardım sıra gel.”
23 Böylece kardeşler* arasında o öğrencinin hiç
ölmeyeceğine ilişkin bir söz dolaşmaya başladı. Oysa İsa onun için, “Ölmeyecek”
dememişti; “Eğer ben gelinceye dek onun kalmasını istiyorsam bundan sana ne?”
demişti.
Olayları
Onlara Tanık Olan Yazıyor
24 Bunlara tanıklık eden ve bunları yazan
öğrencidir bu. Tanıklığının gerçek olduğunu biliyoruz.
25 Öte yandan İsa’nın yapmış olduğu başka pek
çok eylem vardır. Bunlar teker teker yazılmış olsaydı, sanırım yazılan kitaplar
dünyaya bile sığmazdı.
HABERCİLERİN İŞLERİ | ELÇİLERİN İŞLERİ